Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/12551 E. 2023/1520 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12551
KARAR NO : 2023/1520
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.04.2019 tarihli ve 2019/6 Esas, 2019/82 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine karar verilmiştir.

2. Yapılan istinaf talepleri üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 12.11.2019 tarihli ve 2019/1898 Esas ve 2019/2322 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında duruşmalı inceleme sonucunda çocuğun cinsel istismarına teşebbüs ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılmasına karar verilmiştir.
3.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özet olarak; kararın onanması talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Suçun sübutuna, zamanaşımana uğradığına, gönüllü vazgeçme olduğuna, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönüyle kastın olmadığına, mahkemenin gerekçesinin yetersiz olduğuna ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara ilişkindir.

B. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi
Üst sınırdan cezalandırılması gerektiğine ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara ilişkindir

C. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi;
Çocuğun cinsel istismarı suçunun tamamlandığına, üst sınırdan cezalandırılması gerektiğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olay günü sanık …’ın katılan mağdure …’yi kimsenin bulunmadığı evine eşya verme bahanesiyle çağırdığı, eve girdikleri esnada mağdureyi yönlendirmek suretiyle kendine ait odaya götürdüğü, mağdurenin odaya girmesine müteakip cebir kullanmak suretiyle minderin üzerine düşürdüğü, mağdurenin pantolonunu diz kapağına kadar indirdiği, mağdurenin sanığa “seni babama söyleyeceğim” demesi ile sanığın eylemi devam ettirmekten vazgeçtiği ancak mağdurenin toparlanması üzerine bu defa yanaklarından tutarak öpmeye çalıştığı, mağdurenin izin vermemesi ve oda içerisinde bulduğu cismi sanığa fırlatması ile sanığın ellerini mağdurenin vücudundan çektiği ve mağdurenin odadan çıktığı, olay tarihi ile soruşturma tarihi arasında geçen süre, mağdurenin birbiri ile uyumlu beyanları, Cumhuriyet Savcılığının keşfi, tanık …’nın beyanları, sanığın soruşturma aşamasındaki ikrarı nazara alınarak sanığın üzerine atılı çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Mağdurenin cinsel istismar eylemi öncesinde rızası dahilinde sanık ile birlikte sanığın evine geldiği, sanığın mağdureyi zorla evde tutmaya yönelik olarak herhangi bir eyleminin bulunmadığı dolayısıyla kendisine karşı işlenen cinsel istismar eyleminin öncesi veya sonrasında sanık tarafından hürriyetinin kısıtlanmadığı, cinsel istismar eylemi süresince sınırlı olduğundan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’ın olay tarihinde mağdure …’yi hile ile evine götürdükten sonra minderin üzerine iterek düşürdüğü ve pantolonunu indirdiği, mağdurenin sanığa seni babama söyleyeceğim demesi üzerine duraklamasından faydalanarak sanığa kolonya şişesi vurup kapıyı açarak kaçtığı olayda, sanığın hareketinin çocuğa karşı basit cinsel istismar suçuna teşebbüs ve cinsel amaçlı özgürlüğü kısıtlama suçunu oluşturduğu yerel mahkemece eylemin tamamlanmış cinsel saldırı suçunu oluşturduğu yönündeki kabul ile özgürlüğü kısıtlama suçundan sanığın beraatine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna varılmış olmakla cinsel istismar suçundan verilen karara karşı katılan Bakanlık vekilinin ileri sürdüğü istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden reddine, sanık müdafiinin istinaf isteminin kısmen kabulüne, özgürlüğü kısıtlama suçundan katılan Bakanlık vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmış sanığın eylemleri karşılığı, basit cinsel saldırı suçuna teşebbüs ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu Yönünden Yapılan İnceleme
1. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin sübuta, kasta, yetersiz gerekçeye ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

2. Katılan Mağdure Vekili İle Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemleri Yönünden
Dosya kapsamı ile bölge adliye mahkemesinin gerekçesi dikkate alınarak sanık hakkında üst hadden ceza verilmesini gerektiğine, takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ve dilekçelerinde belirttikleri diğer hususlara yönelik temyiz istemleri yerinde görülmemiştir.

B. Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu Yönünden Yapılan İnceleme
1. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Mağdurenin aşamalardaki tutarlı beyanları, sanığın soruşturma aşamasındaki ikrarı, tanık Tuğbanın beyanı, Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılan keşif, bedensel temasın gerçekleşmesi, çocuğun cinsel istismarı suçunun kanundaki alt ve üst sınır miktarı ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak sanık müdafiinin sübuta, dava zamanaşımı süresinin dolduğuna, gönüllü vazgeçme olduğuna ve dilekçesinde belirttiği diğer hususlara yönelik temyiz istemeleri yerinde görülmemiştir.

2. Katılan Mağdure Vekili İle Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemleri Yönünden
Sanığın cinsel arzularını tatmin etmek amacıyla zor kullanarak mağdurun vücuduna temas ettiği bu nedenle sanığın eylemini tamamladığı olayda, sanığın cinsel istismar suçundan cezalandırılması yerine cinsel istismara teşebbüs suçundan cezalandırılması suretiyle eksik ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

C. Tebliğname Yönünden Yapılan İncelemede
(B.2) paragrafında belirtilen nedenlerle Tebliğnamedeki çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen kararın onanması yönündeki görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin, 12.11.2019 tarihli ve 2019/1898 Esas ve 2019/2322 Karar sayılı kararında katılan mağdure vekili, katılan Bakanlık vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

B. Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu Yönünden
Gerekçenin (B-2) bölümünde açıklanan nedenlerle katılan Bakanlık vekili ile katılan mağdure vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.03.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.