YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1042
KARAR NO : 2022/4268
KARAR TARİHİ : 10.05.2022
Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan sanıklar …, … , … ve … haklarında yapılan yargılama sonucunda, davaların şikayet yokluğundan düşürülmesine dair Adana 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/04/2015 tarihli ve 2014/773 esas, 2015/312 sayılı kararını kapsayan dosya incelendiği, dosya kapsamına göre, Suç tarihinde 15-18 yaş aralığında bulunan mağdur …’in kendi rızası ile şüpheliler ile cinsel ilişkiye girdiğinden bahisle yasal temsilcisi olan anne … …’in şikayette bulunması üzerine sanıklar haklarında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan yapılan yargılamada, müşteki … ve mağdur …’nin şikayetçi olmadığından bahisle düşme kararı verilmiş ise de, mağdur …’nin soruşturma aşamasında alınan 25/02/2014 tarihli ifadesinde, 3,5-4 yıldır psikolojik tedavi gördüğünü beyan etmesi, annesi müşteki … …’inde kızının tedavi gördüğünü belirtmesi, Adli görüşmeci tarafından düzenlenen 04/03/2014 tarihli raporda, psikolojik tedavi gören mağdurun olay nedeniyle ileride oluşabilecek herhangi bir psikopatalojiyi önlemek ve ruhsal durumunun değerlendirilmesi amacıyla muayene ve takibinin yapılması gerektiği yönünde görüş bildirilmesi ve kovuşturma aşamasında 05/02/2015 tarihli beyanında “..ben hastaydım, ben öyle sanıyordum” şeklindeki ifadesi karşısında, yargılama sonrası 14/03/2020 tarihinde vefat ettiği anlaşılan mağdur …’nin tedavi gördüğü hastanelerden tüm tıbbi evrak ve raporların temin edilerek mağdurenin, cinsel saldırı eylemine karşı kendini savunup savunamayacağı, eylemin hukuki anlam ve önemini fark edip edemeyeceği ve algılama yeteneğinin yeterince gelişip gelişmediği hususlarında rapor alınarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesinde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 234/2 maddesinde “Mağdur, ….. meramını ifade edemeyecek derecede malûl olur ve bir vekili de bulunmazsa, istemi aranmaksızın bir vekil görevlendirilir.”, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 336. maddesinde “.. Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar…” ve aynı Kanunun 342. maddesinde “Ana ve baba, velâyetleri çerçevesinde üçüncü kişilere karşı çocuklarının yasal temsilcisidirler…” şeklinde yer alan düzenlemelere göre, anne ve babanın, çocuklarını, birlikte temsile yetkili olduğu, onbeş yaşını tamamlamakla birlikte onsekiz yaşını tamamlamayan mağdure …’nin maruz kaldığı fiillerin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği hususunda rapor getirilip, algılama yeteneğinin bulunmadığının tespiti halinde mağdur çocuk adına şikayet hakkı ve kamu davasına katılma yetkisinin ortak velayet sahibi olan annesi ve babasına ait olduğu cihetle, baba …’in usulüne uygun şekilde duruşmaya çağrılıp şikayet ve delilleri tespit edilmeksizin yargılama yapılarak yokluğunda karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 23.11.2021 gün ve 94660652-105-01-21749-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü.
Tüm dosya içeriği nazara alındığında, Adana 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/04/2015 tarihli ve 2014/773 esas, 2015/312 kararı usul ve kanuna uygun olup, kanun yararına bozma
istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden vaki talebin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.