Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2022/10351 E. 2023/3178 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/10351
KARAR NO : 2023/3178
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.12.2019 tarihli ve 2019/363 Esas, 2019/608 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci ve üçüncü cümlesi, üçüncü fıkrasının (c) bendi, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesinin uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesinin, 03.06.2020 tarihli ve 2020/602 Esas, 2020/578 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan Bakanlık vekili ile sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesi kararının, katılan Bakanlık vekili ile sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 21.12.2021 tarihli ve 201/14343 Esas, 2021/10184 Karar sayılı kararı ile “olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalarda ayrıntı içermeyip başka delille desteklenmeyen çelişkili beyanları, savunma, mağdurenin teyzesi ile sanık arasında boşanma davası bulunması ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, ilk derece mahkemesinin kabulünde yer alan sübuta ilişkin delillerin dosya içeriğiyle çelişmesi nedeniyle mahkumiyet kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, söz konusu hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi” nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.03.2022 tarihli ve 2022/71 Esas, 2022/120 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Kararın eksik inceleme araştırma sonucu verildiğine, mağdurenin ve sanığın birbiri ile çelişen beyanları göz önüne alındığında; mahkemenin bu çelişkiyi ortadan kaldırması ve sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mağdure beyanında özetle; sanığın eniştesi olduğunu, mağdurenin ailesiyle birlikte sanığın evine ziyarete gittiklerinde evlerindeki köpeği göstermek bahanesiyle odaya götürdüğünü, yatağa yatırıp pantolonunu dizine kadar indirip külotunun üstünden cinsel organına dokunduğunu, göğüslerine bakıp ellediği ve bir kere de dudağından öptüğünü, bu eylemleri sadece bir kez gerçekleştirdiği, mağdurenin sanığa kendisine dokunmasını istemediği için “canım acıdı, seni döverim” dediğini, sanığın da “ben de seni döverim” dediğini beyan ettiği, mağdurenin annesi …’in; sanık …’ın ablası ile evli olduğunu ve boşandıklarını, eski eniştesi olduğunu, abisinin kızına karşı gerçekleştirmiş olduğu cinsel istismardan dolayı tutuklandığını, yaklaşık bir ay kadar önce kızının sanığın gelip gelmeyeceğini sorduğunu, kendisinin sanığın kötü biri olduğu için gelmeyeceğini söylediğini, bunun üzerine kızınada kötü bir şeyler yaptığını düşünmeye başladığını, kızına cinsel istismarla ilgili çizgi film izlettirdiğini ve sana böyle şeyler yapan biri var mı? diye sorduğunu, kızının sanık …’ın yaptığını söylediğini beyan ettiği, sanığın suçlamaları kabul etmediğini, mağdurenin eşinin kız kardeşinin kızı olduğunu, eşi ile boşandıklarında mağdurenin kendisine enişte diyemeyecek kadar küçük olduğunu, boşandıkları için iftira attıklarını beyan ettiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
5271 sayılı Kanunun 264 üncü maddesine göre kanun yolunun ve merciin belirlenmesinde yanılma başvuranın bu hakkı ortadan kaldırmayacağından katılan Bakanlık vekilinin istinaf talepli 25.03.2022 tarihli dilekçesinin temyiz talebi niteliğinde ve süresinde kabul edilmiştir.
Olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurelerin ayrıntı içermeyen kısmen çelişkili ve başka delillerle desteklenmeyen beyanı, mağdurenin kuzenine yönelik cinsel istismar eylemi nedeniyle sanık hakkında soruşturma açıldıktan ve katılan annenin kızı mağdureye cinsel istismarla ilgili film izlettikten sonra mağdurenin olayı anlatması, mağdurenin teyzesi ile sanık arasında intikalden kısa süre önce boşanma davası bulunup boşanmaları nedeniyle sanığa husumet besleyerek iftira atabilecekleri şüphesinin oluşması, savunma ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında ilk derece mahkemesi hükmünde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.03.2022 tarihli ve 2022/71 Esas, 2022/120 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesine, gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.05.2023 tarihinde karar verildi.