Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/9835 E. 2023/6433 K. 17.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9835
KARAR NO : 2023/6433
KARAR TARİHİ : 17.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/33 E., 2015/123 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.09.2015 tarihli, 2015/33 Esas, 2015/123 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 43 üncü maddesi ile 53 üncü maddesi uyarınca 12 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
Hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
Katılan ile sanığın arkadaş olup, bir süre birlikte yaşadıkları, sanığın dönem dönem katılanın evine gittiği, katılanın kızı olan ve suç tarihi itibariyle sekiz yaşında olan mağdurenin evde yalnız olduğu dönemlerde sanığın mağdureyi kucağına aldığı, yatağa yatırdığı, üzerindeki kıyafetleri çıkartarak mağdurenin cinsel organını yaladığı, kendi cinsel organını da mağdurenin kalçasına sürttüğü, bu eylemlerini birden çok kez yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasının yapılan yargılamasında, mağdurenin cinselliği bilmeden uğramış olduğu istismar eylemini rehber ve psikolojik danışmanın 22.10.2014 tarihli görüşme tutanağında ayrıntısıyla dile getirerek çelişkiye yer vermeyecek şekilde anlattığı, “… abi evde yalnız olduğumuzda beni kucağına alıyor, sarılıp beni öpüyor, sonra yatağa yatırıyor, eteğimi açıp, külotumu çıkarıyor, pipimi popomu yalıyor, sonra da üstüme çıkıp sürtünüyor” şeklinde olayı ayrıntısıyla anlattığı ve bu eylemin sanık tarafından beş altı kez tekrarlandığını, bu nedenle rahatsız olduğunu dile getirdiği, sanık suçlamaları kabul etmemiş ise de, mağdurenin hiçbir neden yokken sanığa yönelik iftira atmasının mümkün olmayacağı, yaşanan olayı ayrıntısıyla rehber öğretmenine, sonrasında ise vekil huzurunda kamera kaydı yapılarak psikolojik danışman huzurunda soru cevap suretiyle anlattığı, sanığın, mağdurenin annesi olan katılana ilişki yaşarken eve rahatlıkla gitme avantajını kullanarak birden çok kez mağdureye karşı cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmaktadır.

IV. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun’un 217 nci maddesinin birinci fıkrasında “Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir” ve aynı Kanunun 210 uncu maddesinin birinci fıkrasında ise “Olayın delili, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenir. Daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemez” hükümlerine yer verilmiş olup, bu kapsamda İlk Derece Mahkemesince aynı zamanda olayın tek tanığı konumunda bulunan mağdurenin maddi hakikatın ortaya çıkarılması açısından duruşmaya getirilerek iddiaya konu hususlarla ilgili dinlenip, bu mümkün olmadığı takdirde soruşturma evresinde verdiği görüntülü ifade CD’sinin duruşmada taraflarla birlikte izlenerek beyanlarının alınmasından sonra, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken duruşmada dinlenmeyen mağdurenin Çocuk Şube Müdürlüğünde alınan görüntülü ifade CD’si de izlenmeksizin yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.09.2015 tarihli ve 2015/33 Esas, 2015/123 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

17 .10.2023 tarihinde karar verildi.