Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/9614 E. 2023/5926 K. 04.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9614
KARAR NO : 2023/5926
KARAR TARİHİ : 04.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/187 E., 2015/318 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 237 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı belirlenmiştir.

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz eden sanığın hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 02.04.2014 tarihli iddianamesi ile sanığın cinsel saldırı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

2. Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.06.2015 tarihli ve 2014/187 Esas, 2015/318 Karar sayılı kararıyla sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesi ve 62 nci maddesi uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 17.05.2019 tarihli 14-2019/49718 sayılı bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. GEREKÇE
A. Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteği Yönünden
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re’sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı Kanun’un 237 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı belirlenmiş, bu nedenle Tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.

B. Sanığın Temyiz İsteği Yönünden
Mahkemece kurulan hükmün Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaate istinaden delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği halde bu ilkelere uyulmayıp yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması suretiyle Anayasanın 141 inci maddesi ve 5271 sayılı Kanun’un 230 uncu maddesinin birinci fıkrasına muhalefet edilmesi hukuka kesin aykırılık olarak saptanmıştır.

III. KARAR
A. Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Bakanlık vekilinin temyiz isteğinin, 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi uyarınca Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanığın Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Bakırköy 27. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.06.2015 tarihli ve 2014/187 Esas, 2015/318 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden esası incelenmeyen hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, farklı gerekçeyle Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.10.2023 tarihinde karar verildi.