Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/9344 E. 2023/3707 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9344
KARAR NO : 2023/3707
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (tüm sanıklar hakkında), tehdit (sanık … hakkında)
HÜKÜM : Beraat (tüm sanıklar )

Sanıklar haklarında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ilgili kamu davalarına katılma ve hükümleri temyiz etme hakkının bulunduğu ve Bakanlık vekili 21.11.2014 günlü dilekçesi ile katılma iradesini ortaya konulduğu anlaşılmakla, söz konusu madde hükmü de gözetilerek 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi gereğince Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının katılan, vekilinin ise katılan Bakanlık vekili sıfatıyla davaya katılmasına karar verildikten sonra gereği görüşüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2015 tarihli, 2014/161 Esas, 2015/92 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından, sanık … hakkında tehdit suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteği
Suçun unsurlarının oluştuğuna, usul ve yasaya aykırı olan kararın bozulması gerektiğine, vesaireye ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyiz Kapsamına Göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Mağdure çelişkili beyanlarında sanıkların kendisine rızası dışında tecavüz ettiği, vücuda organ sokmak suretiyle istismarda bulunup, hürriyetinden yoksun bıraktıklarını, sanık …’ nin silahla tehdit ettiğini öne sürmüş ise de; sanıkların kendisi ile cinsel ilişkide bulunduklarına, tehdit edip hürriyetinden yoksun bıraktıklarına ilişkin delil olmadığı gibi bir an için sanıkların kendisi ile cinsel ilişkide bulundukları kabul edilse dahi Adli Tıp Kurumu raporuna göre hafif-orta derecede zeka geriliği bulunan mağduredeki zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceği ve ancak yakın çevresinde yaşayanlarca ve kendisini tanıyanlarca anlaşılabileceği belirtilmiş olup sanıklar … …*** ve … …*** mağdurenin iddiası doğru olsa dahi halı satmak için kısa süre köye gelip gittiklerinden akrabası olan sanık … D*** de doğma büyüme Ankara’ da ikamet etmekte olup mağdurenin bulunduğu köye ancak bayramlarda kısa sürelerle gelip kalabalık içerisinde bulunması nedeniyle mağdurenin akıl hastalığını bildiği hususu sabit olmadığından mağdurenin hürriyetinin kısıtlandığı ve tehdit edildiği hususunda da soyut iddia dışında kesin delil olmadığından beraatlerine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2015 tarihli,2014/161 Esas, 2015/92 Karar sayılı kararında katılan Bakanlık vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan Bakanlık vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

31.05.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.