Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/8854 E. 2023/5643 K. 27.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8854
KARAR NO : 2023/5643
KARAR TARİHİ : 27.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/196 E., 2015/302 K.
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık müdafiinin temyiz dilekçesi olarak sunduğu beyanın beraat kararının onanmasına yönelik temyize karşı cevap mahiyetinde olduğu belirlenmiştir.

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun(5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.07.2015 tarihli, 2015/196 Esas, 2015/302 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanığın beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği
Mağdure beyanları ile aldırılan adli raporların birbiri ile örtüştüğüne ve bu nedenlerle beraat kararı verilmesinin usül ve yasalara aykırı olduğuna ilişkindir.

B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteği
Mağdure beyanları, doktor raporları ve tüm dosya kapsamına göre sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkeme Kabulü;
Mahkemesince “Müdahil … … ve Mağdur … …’ın 2010 doğumlu kızları olan Mağdure … ile İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinde görevli psikolog olan sanık …’in mahkemenin 2014/914 Esas sayılı dosyasında görülmekte olan boşanma davası nedeni ile Mahkemece Hakimince görevlendirilmesi üzerine 26.03.2015 tarihinde mağdure ile Adliyedeki odasında yaklaşık yarım saat kadar süre görüşme yaptığı sabittir.

Görüşmeden sonra çocuğu alarak halen ikamet ettiği Ankara adresine dönen annesi müdahil … … …’ın 28.03.2015 tarihinde polise başvurarak ‘Sanık Psikoloğun kızına cinsel bölgelerine dokunma, işaret parmağını poposuna sokup çıkarmak şeklinde’ davranışta bulunduğunu anlatması nedeni ile şikayetçi olduğuna dair iddiaları üzerine yapılan hazırlık soruşturması sonucu sanık hakkında söz konusu kamu davası açılmıştır.

2010 doğumlu mağdurenin 29.03.2015 tarihinde Ankara C.Savcılığınca beyanı alınmaya çalışılmış, mağdure burada ‘Ben İstanbul’a gittim, İstanbul’da doktora gittim , doktor pis bir karı, herkesi kandırıyor, benide kandırdı, ama bana bir şey yapmadı, sadece kandırdı, doktor bana dokundu, nasıl dokunduğunu bilmiyorum, nerelerime dokunduğunu bilmiyorum, kafama, elime dokundu, göğsüme de dokundu, ayakkabılarımı çıkarttı, ayağımı gıdıkladı, doktor avret bölgeme dokundu’ şeklinde anlatımlarda bulunabilmiştir.

Müdahil … … aşamalarda ve duruşmada Görüşme sonrası Ankara’ya dönüş sırasında çocuğun kıyafetlerini değiştirirken poposundan kan geldiğini gördüğünü, görüşme sonrası çocuğunun davranışlarının değiştiğini ileri sürmüş ise de, Ankara ATK şube müdürlüğünce düzenlenen 31.03.2015 tarihli raporda mağduredeki anal bölgede tespit edilen lezyonların vücuda anal yoldan organ yada benzer cismin duhulü ile husule gelebileceği gibi beslenme, dışkılama alışkanlığı, hastalık, hijyen koşulları gibi kişisel nedenlerle de meydana gelebileceği , tıbben ayrımının yapılamayacağının belirtilmiş olması, sanık psikoloğun mahkemece görevlendirilmesi nedeni ile çocukla yapmış olduğu görüşme sırasında çocuğa iddia edilen şekilde TCK nun 103/1 ve 2. Maddelerinde tanımlanan ve yaptırıma bağlanan şekilde cinsel istismarda bulunduğunun kabulünü haklı ve gerekli kılacak somut bir kanıtın olmayışı, mağdurenin annesinin bu yöndeki anlatımlarının iddianın ötesine geçmemesi karşısında sanığın beraatine dair aşağıdaki hüküm verilmiştir.” şeklindeki gerekçeyle karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Mahkemenin gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı anlaşıldığından, kurulan hükümde hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.07.2015 tarihli, 2015/196 Esas, 2015/302 Karar sayılı kararında katılan mağdure ve katılan Bakanlık vekilleri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdure ve katılan Bakanlık vekillerinin temyiz istemlerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliği ile ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.09.2023 tarihinde karar verildi.