YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8606
KARAR NO : 2023/6370
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/221 E., 2015/308 K.
SUÇLAR : Reşit olmayanla cinsel ilişki, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Beraat, düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî ret, kısmî bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 15.04.2015 tarihli ve 2015/8210 Esas sayılı iddianamesi ile; sanığın üzerine atılı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılması talep olunmuştur.

2. Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.07.2015 tarihli ve 2015/221 Esas, 2015/308 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında değişen suç vasfına göre reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan şikayetten feragat sebebiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin dördüncü fırkası
ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca davanın düşmesine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun yasal unsurlarının oluşmaması sebebiyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca sanığın beraatine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 21.03.2019 tarihli ve 14-2015/316850 sayılı, kısmi temyiz ret, kısmi bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanlar Vekilinin Temyiz İsteği
Sanığın, katılan … ile yaşadığı cinsel ilişki sonrasında bu ilişki anına ait görüntüleri ifşa edeceğinden bahisle tehdit ederek sonraki cinsel ilişkiye zorladığına dair mesaj kayıtlarında katılan …’nin ilişkiye rızası olmadığının açık olduğu, rızası ile olan ilk cinsel ilişkinin sonraki ilişkilere de rızasının olduğunu göstermeyeceği, sanık üzerine atılı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun oluştuğunun, katılan …’nin rızasının bulunduğunun kabulünde dahi mevcut mesaj kayıtlarının şantaj suçunu oluşturduğu hususlarına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık ile katılan …’nin aynı mevkide oturmalarından ötürü aralarında tanışıklık bulunduğu ve 2012 yılının Ocak ayı itibariyle adı geçenlerin sosyal medya uygulamaları üzerinden ve yüz yüze olmak üzere görüşmeye başladıkları, devam eden ay içinde katılan …’nin, sanığa ait ikamete giderek anılan mahalde rıza dahilinde vajinal yoldan cinsel ilişki yaşadıkları, 29.02.2012 günü saat 02:00 sıralarında katılan …’nin ailesi ile birlikte yaşadığı ikametten bilgi ve rıza dışında ayrılıp sanığın ikametine giderek anılan mahalde sanık ile öncesinde yaşanan cinsel ilişki hakkında konuşmaya başlayıp devamında rıza dahilinde vajinal yoldan cinsel ilişki yaşadıklarının kabulüne dair mahkeme gerekçesinde; katılan …’nin soruşturma aşamasında alınan 01.03.2012 tarihli ifadesinde her iki ilişki esnasında sanığın kendisine yönelik darp, cebir ve zorlamaya yönelik eylemi olmadığını ancak ilk yaşanan ilişkiye ait görüntü kayıtlarını elinde bulundurduğu iddiası ile sanığın bu görüntüleri ifşa edeceğine dair söylemlerde bulunduğunun beyan olunmasına karşın sanığın ikametinde yapılan aramada iddia konusu görüntü kayıtlarına ulaşılamaması, sanığın görüntü kaydına dair inkar içerikli savunmada bulunması ve katılan …’nin ilk cinsel ilişki esnasında video kaydı yapılmadığını beyan etmesi karşısında ikinci cinsel ilişkinin sanığın tehdit mahiyetli söylemleri üzerine gerçekleştiğine ilişkin iddialara itibar olunmadığı, taraflar arasında gerçekleşen ve dosyaya ibraz edilen mesaj kayıtlarının tetkikinden katılan …’nin kendi rızası doğrultusunda sanığın ikametine giderek cinsel ilişki yaşadığının kabulü ile suç tarihinde on beş yaşını ikmal eden katılan …’nin kovuşturma aşamasında şikayetçi olduğunu beyan etmesine karşın soruşturma aşamasındaki beyanında şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında şikayetten vazgeçmeden dönülemeyeceği gözetilerek değişen suç vasfına göre reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan şikayet yokluğu sebebiyle düşme kararı verildiği, kendi isteğiyle sanığın ikametine giden katılan …’nin on beş yaşını ikmal edip muteber olan rızası ile hareket etmesi karşısında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış olup, bu kapsamda hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Hafif düzeyde zeka geriliği bulunan katılan …’nin mağduru bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilecek durumda olduğunu bildirir Uludağ Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalının 05.06.2012 tarihli raporunun içerik itibariyle yeterli görülmesi karşısında, aksi yöndeki görüşle bozma isteyen Tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.

3. 5271 sayılı Kanun’un “Kamu davasına katılma” başlıklı 237 nci maddesinin birinci fırkasında yer alan “mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanlar, ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikayetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilirler” şeklindeki amir hükmü kapsamında kamu davasına katılmak için kovuşturma aşamasında şikayetçi olduğunu bildirerek kamu davasına katılma talebinde bulunmuş olmasının davaya katılma için yeterli olduğu, şikayete bağlı olan reşit olmayanla cinsel ilişki suçu yönünden soruşturma aşamasında şikayetten feragat etmesinin, kovuşturma aşamasında şikayetçi olduğunu bildirerek davaya katılma isteminde bulunmasına, katılan sıfatını kazanarak hükme karşı kanun yoluna başvurmasına hukuki engel olmayacağı gözetilerek aksi yöndeki görüşle temyiz ret isteyen Tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle; Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.07.2015 tarihli ve 2015/221 Esas, 2015/308 Karar sayılı kararında katılanlar vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.10.2023 tarihinde karar verildi.