Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/8172 E. 2023/4717 K. 04.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8172
KARAR NO : 2023/4717
KARAR TARİHİ : 04.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2013/310 E., 2015/91 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Giresun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.03.2015 tarihli ve 2013/310 Esas, 2015/91 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 22.01.2019 tarihli ve 14-2015/280632 sayılı, bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
Kamera görüntülerinde istismar eylemi olmadığının açıkça görüldüğüne, sanığın el ve kol haraketlerinin mağdurun kantarda düzgün durması için yapılan müdahaleler olduğuna, mağdurun mahkeme aşamasında sanığın cinsel eylemde bulunmadığını ve sanığa iftira attığını beyan ettiğine, Adli Tıp Kurumu raporunda da mağdurun çelişkili ve tutarsız ifadelerde bulunduğunun bildirildiğine, boy ve kilo ölçümünün iç çamaşırı ile yapılmasının yönetmelik gereği olduğuna, sanığın cinsel saik ile haraket etmediğine, görgü tanığı bulunmadığına, iddia konusu eylemin gerçekleştiği odada kamera bulunduğunun sanık tarafından bilindiği belirtilerek kararın bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Olay tarihinde on beş yaşından küçük mağdurun mülakata girmek maksadıyla sanığın öğretmenlik yaptığı okula gittiği, babasının da yanında bulunduğu, mağdurun boy ve kilo ölçümünün yapılması amacıyla sanıkla birlikte başka bir odaya geçtikleri, bu odada üzerinde sadece iç çamaşırı kaldıktan sonra kantara çıktığı, sanığın “krikon kalkıyor mu” diyerek sol eli ile mağdurun cinsel organını aşağıdan yukarıya doğru okşadığı, daha sonra iç çamaşırını aralayarak “bak bakalım cinsel organın kalkmış mı en son ne zaman yaptın” şeklinde sözler söylediği iddiasıyla cezalandırılması için kamu davası açıldığı, sanığın atılı suçlamaları reddettiği, olayın hemen sonrasında mağdurun babasına anlatımı ve baba tarafından sanığın darp edilmesiyle intikalin gerçekleştiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde kamera görüntülerinde mağdurun rahatsız olduğunu belirtir şekilde verdiği tepkinin ölçüm işlemi ile uyumlu bulunmadığı ve mahkemedeki beyan değişikliğinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sanıkta tespit edilen yaralanmaların cinsel eylem sonrasında meydana geldiği dikkate alınarak sanığın atılı çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Mağdurun hazırlık aşamasındaki beyanı, savunma, kamera görüntüleri çözümüne ilişkin bilirkişi raporları, tanık ifadeleri ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın olay günü on dört yaşı içerisinde bulunan mağdurun cinsel organını aşağı yukarı kaldırmak şeklindeki eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık düzeyinde kaldığı ve mahkemece sanık hakkında temel cezanın alt sınırdan belirlenmesi sebebiyle nihai ceza miktarının değişmediği, bu nedenle kanun değişikliğinin lehe veya aleyhe sonuç doğurmayacağı gözetildiğinde, muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezanın nevi ve miktarı itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

2. Birinci bentte açıklanan nedenle Tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Giresun 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.03.2015 tarihli ve 2013/310 Esas, 2015/91 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.09.2023 tarihinde karar verildi.