YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7942
KARAR NO : 2023/2107
KARAR TARİHİ : 10.04.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Cinsel taciz, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.06.2015 Tarihli ve 2014/1104 Esas, 2015/657 Karar Sayılı Kararı ile Sanık Hakkında
1. Cinsel taciz suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105, 43 ve 62 nci maddelerin birinci fıkraları ve 52 inci maddeleri uyarınca 3.740.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
2. Hakaret suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 125, 43, 62 nci maddelerin birinci fıkraları ve 52 inci maddeleri uyarınca 3.740.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekili Temyiz İsteği
Sanık hakkında takdiri indirim uygulanması ve cezanın adli para cezasına çevrilmesinin hukuka aykırı olduğuna, re’sen de gözetilecek nedenlerle kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.
B. Sanık Müdafii Temyiz İsteği
Sanığın herhangi bir cinsel amaç gütmediği, mesajların hakaret boyutunda kaldığı, katılan Yeşim’e attığı mesajların içeriğine bakıldığında geçmişten gelen sevgi ve ihanet karşısında duyulan öfkenin dışa vurumundan başka bir amaç güdülmediğini, kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
İlk derece mahkemesine ”Sanığın Antalya **. İcra Müdürlüğü’nde müdür yardımcısı olarak çalıştığı, müştekinin de Av. ***** *****’ın yanında İcra takipcisi olduğu, aynı ortamda çalışmalarından dolayı sanığın mağdureye karşı duygusal bir bağının oluştuğu, evli olan sanığın teklifinin mağdure tarafından kabul edilmediği, sanığın mağdureyi sık sık arayarak hakaret ve tacizlerini sürdürdüğü, müştekiye gelen mesajlarda da;
“Görüşmemiz gerekiyor. Uygun zaman ve yerde” 13/08/2014 saat: 22:58
-“mesajla olmuyor. Telefon ile de olmazzsa olmasin telefonunun uzun zamandir biliyorum. Aramadim aramam” 13/08/2014 saat: 23:09
-“Demeki yeneyen g..t benim eğil” 14/08/2014 saat: 12:41
-“G..tu yemiyorss aramasın” 14/08/2014 saat: 40:55
-“Surtuk, kabul etmem.” 18/08/2014 saat: 23:06
-“Jandarma uyandırdı sana 5 kaat param yok başka bu tel de değiştir yada sıfırdan tanışalım” 19/08/2014 saat: 02:30
-“Şerefsiz” 19/08/2014 saat: 02:51
-“Sinkaf etmedim ama şimdi istesende kaldıramazsın” 19/08/2014 saat: 02:56
-“Orospusun fiyatını söyle ve bni ara paranı veririm ama yapamam. Budur benimde son dozum” 19/08/2014 saat: 03:12
-” bu saatten sonra sana 10 tane s…km olsa birini sokmam sevmiiiyorum. Haksızlığına beni yemene isyanım allah belanı versin. Yedin beni kendine aşık ettin piyasana dondun. İnanki gelde aç bacaklarını kalkmaz. Sevmiyorum. Sadece çok kendimi vermişim” 19/08/2014 saat: 03:24
-” İşim bitti sizinle sen şerefsizsin benim hayatımı kaydırdın bende senin azına sıçtım bitti” 19/08/2014 saat: 04:19
Şeklinde yazılı mesajlar olduğu,
Çözümü yapılan ses kaydı çözüm tutanağında:
-“geri zekalıyım a..na koyduğumnun lan o kimdi o telefonda konuşan”
-“senin ağzına sıçacam yani sonuç”
-“eee seni ne kadar sevdiğimi bilmiyorsun haddi ni hesabını da ben bilmiyorum”
-“senin allahını peygamberini sinkaf ederim”
-“dinin imanını sinkaf ederim senin şerefni sinkaf ederim senin varya oraya gelir düzerim bak ha”
Şeklinde konuşma olduğu tutanak ile tespit edilmiştir.
Sanık savunması, müşteki anlatımı bir arada değerlendirildiğinde; sanığın aynı suç işleme kararı icrasında cinsel taciz ve hakaret suçlarından zincirleme bir şekilde suçları işlediği sübuta erdiği kabul edilmekle” şeklindeki gerekçe ile hükümler kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Cinsel Taciz Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Olayın intikal şekli ve süresi, katılan beyanı, tanık beyanları, savunma ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
B. Sanık Hakkında Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığın işlediği hakaret suçunun üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükmü kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’la yeniden düzenlenen 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanunun geçici 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin (d) bendinde yer alan “Kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “Basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle hukuka aykırı bulunmuştur. Tebliğnamede farklı gerekçe ile bozma isteyen görüşe kısmen iştirak edilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.06.2015 tarihli ve 2014/1104 Esas, 2015/657 Karar Sayılı Kararına yönelik katılan vekili ile sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.04.2023 tarihinde karar verildi.