Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/7919 E. 2023/6071 K. 09.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7919
KARAR NO : 2023/6071
KARAR TARİHİ : 09.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/342 E., 2015/217 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.05.2015 tarihli ve 2014/342 Esas, 2015/217 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz isteği
Özetle, mağdurenin son celseye kadar alınan istikrarlı anlatımları ve dosya kapsamı uyarınca sanığın cinsel istismar niteliğindeki eylemlerinin sübuta erdiği, mağdurenin son celsedeki anlatımlarının sanığı cezadan kurtarmaya yönelik olduğu ve eylemlerin birden fazla olduğu gözetilerek sanığın cezalandırılması gerekirken sanık hakkında verilen kararın esas ve usul bakımından kanuna aykırı olduğundan kararının bozulmasına yönelik olduğu görülmüştür.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemece, “… tanık … …’ın ‘Ben mağdur … …’ın söylediği gibi babası olarak söylediğim …’ın ona yönelik herhangi bir cinsel saldırıda bulunduğunu görmedim, yine bu konuda gerek …’in, gerekse ablalarının olmadı’ şeklindeki beyanları ile ibraz edilen görüntü kayıtları ve fotoğraflar, yargılama aşamasında dinlenen tanık … …’ın ‘İddia edilen hususlar doğru değildir, o zamanki kız kardeşimin psikolojik sıkıntıları nedeniyle ve cahilliğinden kaynaklı beyanları olarak düşünüyorum… Sanığın bu süreçte bana ya da diğer kızkardeşlerime ya da mağdura cinsel anlamda herhangi bir davranışta bulunduğunu görmedim, böyle birşey yoktur; ancak sanık … üvey babamız olduğu için kız kardeşime arkadaşları ile buluşmak istediğinde ya da çarşıya gitmek istediğinde kısıtlamalar getiriyordu, bu nedenle kız kardeşim üvey babasının kendisini çok sıktığını söylüyordu, daha sonra da böyle bir laf çıkardı’ şeklindeki beyanı,birlikte değerlendirildiğinde isnat edilen bu suçlar bakımından şüphe oluştuğu, Yargıtay’ın yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere ceza hukukun temel amacının , maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin açığa çıkarılmasını sağlamak olduğu, şüpheden sanık yararlanır ilkesinin ceza yargılaması hukukun evrensel nitelikteki önemli ilkelerinden biri olduğu,sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulunun , suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikte ispat edilmesine bağlı olduğu, şüpheli ve aydınlatılmamış olaylar ve iddiaların sanığın aleyhine yorumlanarak hüküm tesis edilemeyeceği …” şeklindeki gerekçeyle sanığın beraatine dair hüküm kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
Olayın intikal şekli ve süresi, savunma, tutanaklar, İlk Derece Mahkemesi gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak vicdanî kanıya ulaşıldığı anlaşıldığından, sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.05.2015 tarihli ve 2014/342 Esas, 2015/217 Karar sayılı kararında o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.10.2023 tarihinde karar verildi.