Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/6398 E. 2023/5622 K. 27.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6398
KARAR NO : 2023/5622
KARAR TARİHİ : 27.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/458 E., 2015/93 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Mağdur vekilinin temyiz istemi yönünden; suç tarihinde sekiz yaşında olan mağdurun velayet hakkına sahip babası …’in, 21.01.2015 günlü duruşma ifadesinde şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı belirlenmiştir.

Sanık müdafiinin temyiz istemi yönünden; sanık hakkında kurulan hükmün, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, hükmedilen ceza miktarına göre 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Kanun’un 318 inci maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul Anadolu 8.Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.04.2015 tarihli ve 2014/458 Esas, 2015/93 Karar sayılı kararı ile sanığın, çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 11.10.2018 tarihli ve 14-2015/196864 sayılı, mağdur vekilinin temyiz isteminin de esastan incelenmesi görüşünü içeren Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Mağdurun mücerret ve çelişkili beyanlarının bulunduğuna, olayı sekizinci kattaki bir daireden gördüklerini iddia eden tanıkların sanığın yüzünü teşhis edemediklerine, elbiseden sanığı teşhis ettiklerini belirtmelerine rağmen sanığın olay tarihindeki elbisesinin verilen tarife uygun olmadığına, sanığın olay günü mağdurla hiçbir surette görüşmediğine, olay günü belirtilen saatte sanığın bir arkadaşıyla birlikte olduğuna, suçun takibinin şikayete bağlı olduğuna, mağdurun babasının şikayetçi olmadığına, atılı suçtan beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkeme, “…Mağdurun 21.06.2006 doğumlu olup ilkokul 2.sınıfta öğrenim gördüğü, olay günü evlerinin yakınında bulunan parka oynamak için gittiği, parkta daha önceden mahalleden tanıdığı sanık ile karşılaştığı, sanığın mağduru parkta bulunan banka getirerek yüzüstü yatmasını söylediği, yüzüstü yatan mağdurun poposunu ve bacak aralarını okşadığı, daha sonra pantolonunu çıkarmadan cinsel organını poposuna dayayarak sürttüğü, bu şekilde mağdura yönelik cinsel istismarda bulunduğu, o sırada parkın civarında bulunan bir apartmanın 8. katının balkonunda bulunan tanıklar … … ve … …’in de bu durumu gördüğü, bu sırada tanık …’in sanığa bağırdığı, sanığın etrafına baktığı, tedirgin olduğu fakat apartmanda bulunan tanıkları görmediği, mağduru tenha olan apartman boşluğuna götürmek istemesi üzerine tanıkların polise haber verdiği ve gelen polislerce sanığın yakalandığı, yaşı küçük mağdurun da olayı doğruladığı, yine tanıklar … ve … tarafından sanığın teşhis edildiği sanık savunması, mağdur ve müşteki beyanı, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla…” şeklindeki kabul ve gerekçesiyle sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan cezalandırılmasına karar vermiştir.

IV. GEREKÇE
A. Mağdur Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
1. Suç tarihinde sekiz yaşında olan mağdurun velayet hakkına sahip babası …’in, 21.01.2015 günlü duruşma ifadesinde şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar vermek gerekmiştir.

2. Temyiz ret sebebine göre Tebliğnamedeki mağdur vekilinin temyiz isteminin esastan incelenmesi şeklindeki görüşe iştirak edilmemiştir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, mağdurun aşamalarda istikrarlı bir şekilde eylemi gerçekleştiren kişinin sanık olduğunu söylemesi ve 03.09.2014 günlü yakalama tutanağı içeriğinden, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
A. Mağdur Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle mağdur vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi uyarınca Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.04.2015 tarihli ve 2014/458 Esas, 2015/93 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.09.2023 tarihinde karar verildi.