Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/6314 E. 2023/6341 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6314
KARAR NO : 2023/6341
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/31 E., 2015/12 K.
SUÇLAR : Çocuğun cinsel istismarı suçuna teşebbüs, kasten yaralama (…’in …’a yönelik), çocuğun cinsel istismarı (…’in …’a yönelik), sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı (…’in …’ye yönelik)
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, düşme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî temyiz ret, kısmî onama, kısmî bozma

Sanık hakkında mağdure …’a karşı kasten yaralama suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın aynı Kanun’un 231 inci maddesinin on ikinci fıkrası uyarınca itirazı kabil olup temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve esasen bu hususta mahallinde itiraz merciince karar verildiği belirlenmiştir.

Sanık hakkında mağdure …’ye yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı ve mağdure …’a yönelik çocuğun cinsel istismarına teşebbüs, suça sürüklenen çocuk hakkında mağdure …’a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çine Cumhuriyet Başsavcılığının 22.01.2014 tarihli ve 2013/1704 Soruşturma numaralı iddianamesiyle sanığın mağdure …’ye ve …’a yönelik eylemleri nedeniyle çocuğun cinsel istismarı suçundan kamu davası açılmıştır.

2. Çine Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.01.2015 tarihli ve 2014/31 Esas, 2015/12 Karar sayılı kararı ile sanığın;
a) Sanığın mağdure …’a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçuna teşebbüsten, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrası, 35 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b) Sanığın mağdure …’a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükmün 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca açıklanmasının geri bırakılmasına,
c) Sanığın mağdure …’ye yönelik sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 73 üncü maddesinin dördüncü fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca hakkında açılan kamu davasının düşmesine,
d) Suça sürüklenen çocuk (SSÇ) …’in mağdure …’a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 01.10.2018 tarihli ve 14-2015/178752 sayılı, sanığın ve SSÇ’nin mağdure …’a yönelik eylemlerine ilişkin kurulan hükümler yönünden onama, sanığın …’ye yönelik eylemine ilişkin kurulan hüküm yönünden düşme kararı verilmesinin hatalı olduğundan bahisle bozma ve sanığın mağdure …’a yönelik kasten yaralama eylemine ilişkin kurulan hüküm yönünden temyiz ret görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İsteği
Sanığın mağdure …’ye yönelik eylemleri nedeniyle düşme kararı verilmesinin hatalı olduğunu beyanla SSÇ ile sanığın işledikleri sabit olan cinsel istismar suçlarından teşdit uygulanarak cezalandırılmaları gerektiğine ilişkindir.
B. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İsteği
Sanığın mağdure …’ye yönelik eylemlerinin sarkıntılık düzeyini aştığını aksi düşünülse dahi Bakanlığın şikayetinin devam ettiğini, sanığın ve SSÇ’nin mağdure …’a yönelik eylemleri nedeniyle mağdure hakkında ruh sağlığı hususunda uzman bilirkişi heyetinden rapor aldırılarak alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle cezalandırılmaları gerektiğine ilişkindir.
C. Sanık ve Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Temyiz İsteği
Psikolojik rahatsızlıkları olan mağdure …’un sanık ve SSÇ ile aralarında husumet bulunduğunu, bu durumun tanık Seyhan’ın ifadesinden anlaşılacağını, mağdurelerin beyanları arasında çelişki olduğunu ve mahkemede beyan değişikliğinde bulunduklarını, SSÇ ve sanığın atılı suçları işlediklerinin sabit olmadığını beyanla haklarında kurulan hükümlerin bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mağdurelerin ve SSÇ’nin kardeş oldukları, sanığın ise mağdureler ve SSÇ’nin amcası olduğu, sanığın 2008 yılında mağdure …’u koltuğun üzerine yatırarak mağdurenin ellerinden ve kollarından tutmak suretiyle üzerindeki kıyafetleri çıkartmaya çalıştığı, 2012 yılında mağdure …’a yumrukla vurmak suretiyle yaraladığı, 2006 yılında diğer mağdure …’ye sarılmaya çalıştığı, 2008-2013 yılları arasında SSÇ’nin mağdure …’un kıyafetinin içinden göğüsleriyle oynadığı iddiasıyla cezalandırılmaları için kamu davası açıldığı, sanığın atılı suçlamaları reddettiği, savcılık ve sorgu aşamasında ikrarda bulunan SSÇ’nin mahkeme beyanında suçlamaları inkar ettiği, mağdure …’un anlatımda bulunduğu öğretmeninin kolluk kuvvetlerine bildirimi ile intikalin gerçekleştiği, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde SSÇ’nin hazırlık aşamasındaki ikrarı, sanığın tevil yollu ve çelişkili ifadeleri, mağdure …’un iftira sebebi olmamasına rağmen okulundaki öğretmenlerine anlatımda bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu, aynı dönemde derslerinde düşüş ve adaptasyon eksikliği meydana geldiğinin öğretmenleri tarafından tespit edilen mağdurenin psikolog/psikiyatriste yönlendirilmiş olduğu, mağdurelerin olayın hemen sonrasında tanık ifadeleri ile desteklenen ayrıntılı savcılık ifadeleri ve duruşma sırasında tutuk ve ağlamaklı olarak baskı altında verdikleri beyanları, mağdurelerin anne ve babasının suçtan kurtarmaya yönelik şikayetten vazgeçmiş oldukları dikkate alınarak sanık hakkında …’a yönelik eylemi nedeniyle çocuğun cinsel istismarı suçuna teşebbüsten mahkumiyet, …’ye yönelik eylemi nedeniyle sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan düşme, SSÇ’nin mağdure …’a yönelik eylemi nedeniyle çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet kararları verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Katılan Bakanlık vekilinin yetki belgesinin dosya arasında bulunmaması eksiklik olarak görülmemiş, sanık ve SSÇ hakkında aynı iddianame ile kamu davası açılması sonuca etkili bulunmamıştır.

A. Sanığın Mağdure …’a Yönelik Kasten Yaralama Suçundan Verilen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Yönünden
Sanık hakkında mağdure …’a karşı kasten yaralama suçundan 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın aynı Kanun’un 231 inci maddesinin on ikinci fıkrası uyarınca itirazı kabil olup temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve esasen bu hususta mahallinde itiraz merciince karar verildiği anlaşıldığından, söz konusu karara yönelik katılan Bakanlık vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
B. SSÇ’nin Mağdure …’a Yönelik Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan, Sanığın Mağdure …’ye Yönelik Sarkıntılık Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı ve Mağdure …’a Yönelik Çocuğun Cinsel İstismarına Teşebbüsten Kurulan Hükümler Yönünden
1. Sanığın ve suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçların mağdurelerin yaşları dikkate alındığında çocuğun cinsel istismarı suçunu düzenleyen 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasında değerlendirilip anılan maddede hükümden önce 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonrası öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla davaya bakma, delilleri değerlendirme ve suç vasfının tayini ile buna göre lehe kanunu belirleme görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek 5235 sayılı Kanun’un 12 ve 5271 sayılı Kanun’un 4 üncü maddeleri uyarınca görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Bozma sebebine ve gerekçesine göre Tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Sanığın Mağdure …’a Yönelik Kasten Yaralama Suçundan Verilen Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle katılan Bakanlık vekilinin vaki temyiz isteğinin 1412 sayılı Kanun’un 317 inci maddesi uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle, REDDİNE,

B. SSÇ’nin Mağdure …’a Yönelik Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan, Sanığın Mağdure …’ye Yönelik Sarkıntılık Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı ve Mağdure …’a Yönelik Çocuğun Cinsel İstismarı Suçuna Teşebbüsten Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle Çine Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.01.2015 tarihli ve 2014/31 Esas, 2015/12 Karar sayılı kararına yönelik sanık ve SSÇ müdafii, katılan Bakanlık vekili ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istekleri yerinde görüldüğünden; hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.10.2023 tarihinde karar verildi.