Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/6238 E. 2023/6375 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6238
KARAR NO : 2023/6375
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/259 E., 2015/40 K.
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Suça sürüklenen çocuk müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, hükmedilen ceza miktarına göre 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin birinci fıkrası gözetilerek 1412 sayılı Kanun’un 318 inci maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 25.02.2015 tarihli ve 2014/259 Esas, 2015/40 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan suç tarihinde yürürlükteki haliyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 04.10.2018 tarihli ve 14-2015/193276 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Temyiz İsteği
Sosyal medya ortamında tanışan taraflardan mağdurenin kendisini on yedi yaşında olarak tanıtması karşısında yaş hususunda hataya düşen suça sürüklenen çocuk hakkında hata hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sosyal medya ortamında tanışıp aralarında duygusal mahiyette bir ilişki bulunan mağdure ile suça sürüklenen çocuğun, suç tarihi olan 2014 yılı Nisan ayında suça sürüklenen çocuğun ikametine gittikleri ve anılan mahalde rıza dahilinde vajinal yoldan cinsel ilişki yaşadıkları, ilerleyen süreçte mağdurenin rahatsızlanarak 02.08.2014 günü başvurduğu sağlık kurumunda on yedi hafta beş günlük gebe olduğunun anlaşılması ile kolluk kuvvetlerine intikalin gerçekleştiğinin kabulüne dair mahkeme gerekçesinde suça sürüklenen çocuğun ikrara dayalı savunması, mağdure beyanı, adli raporlar, sosyal inceleme raporu, mağdureye ait doğum tutanağı ve tüm dosya kapsamı itibarıyla suç tarihinde on beş yaşını ikmal etmeyip rıza açıklamaya ehil olmayan mağdure ile organ sokma suretiyle cinsel ilişki yaşayan suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu işlediği sabit görülerek mahkûmiyet hükmü kurulmakla, yaş hususunda hataya düşüldüğüne dair iddialara karşın uygulama koşulları oluşmadığından bahisle 5237 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinde yer alan hata hükümlerinin tatbik edilmemesine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Hastane doğumlu olduğu anlaşılan mağdurenin kovuşturma aşamasındaki ifadesinde sosyal medya ortamında tanıştığı suça sürüklenen çocuğa on yedi yaşında olduğunu beyan etmesi ile suça sürüklenen çocuğun da yaş hususunda hataya düştüğü yönünde savunmada bulunması üzerine Mahkemesince kararın hüküm kısmında koşulları oluşmadığından bahisle hata hükümlerinin uygulanmamasına karar verilmiş ise de; suçun vasfına etkisi bakımından 5237 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin hükümleri yönünden hata halinin mevcut olup olmadığının tespiti için mağdurenin aşamalarda alınan beyanları sırasında alınan kamera kayıtlarının izlenilmesi ile mahkemesince gözlem yapılarak, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle mağdurenin görünüm itibarıyla yaşının küçük olduğunun anlaşılıp anlaşılamayacağı, suça sürüklenen çocuğun mağdurenin yaşı konusunda hataya düşmesinin mümkün olup olmadığı araştırılarak suça sürüklenen çocuk ve mağdurenin içinde bulundukları sosyal ve kültürel durumları da dikkate alınıp tartışıldıktan sonra karar verilmesi gerekirken bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 230 uncu maddesine muhalefet edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Bozma sebebine göre Tebliğnamede onama isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle; Ankara 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 25.02.2015 tarihli ve 2014/259 Esas, 2015/40 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.10.2023 tarihinde karar verildi.