Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/5835 E. 2023/6651 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5835
KARAR NO : 2023/6651
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/130 E., 2015/72 K.
SUÇLAR : Çocuğun cinsel istismarına teşebbüs, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî onama, kısmî bozma

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Burhaniye Cumhuriyet Başsavcılığının 14.05.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret suçlarından kamu davası açılmıştır.
2. Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2015 tarihli ve 2014/130 Esas, 2015/72 Karar sayılı kararı ile sanığın;
a) Çocuğun cinsel istismarına teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, dördüncü fıkrası, 35 inci maddesinin ikinci fıkrası, 58 inci maddesi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına,
b) Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, beşinci fıkrası ile 58 inci maddesinin altıncı fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına,
c) Hakaret suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 04.06.2018 tarihli ve 14-2018/33778 sayılı, onama ve bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık ile Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Özetle; sanığın cezalandırılmasına yeter, soyut beyan dışında delil olmadığına, sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından beraatine dair karar verilmesi gerektiğine ve sair hususlara ilişkindir.

B. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İstemi
Özetle; sanık hakkında hakaret suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine ve sair hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın katılan annenin akrabası olduğu, olay tarihinde yaşı küçük mağdurenin kardeşleri ile birlikte koyun otlatmaya gittiği, kardeşlerinin mağdurenin yanından uzaklaştıkları, sanığın elinde bıçak ve sopa ile mağdurenin yanına gelip “Sana bir söyleyeceğim” dediği, mağdurenin “Kardeşlerime sesleneyim öyle söylersin” demesi ile birlikte sanığın mağdurenin üzerine çıkarak “Bana dayı deme seni görmek için iki gündür buraya gelip gidiyorum, ya benim olacaksın ya da seni öldürürüm, seni kendime karı yapacağım” diyerek mağdurenin elbisesini yırtıp boynundan öptüğü, göğüslerine ve bacaklarına dokunduğu, şalvarını çıkardığı, pantolonunun düğmesini açmaya çalışırken mağdurenin sanığı iterek ayağa kalktığı, sanığın sinkaflı küfürler ederek ve “Hak ettin” diyerek mağdurenin saçından çekip tenha bir bölgeye götürmeye çalıştığı, olay yeri yakınlarında bulunan bir bayanın kendi çocuğuna seslenmesi ve sanığın tedirgin olması ile birlikte elinden kurtularak evine giden mağdurenin sanığın eylemlerinden katılanlara bahsetmesi ile intikalin gerçekleştirildiği olayda, dosya kapsamında bulunan deliller;
Mağdurenin aşamalarda alınan beyanları,
Sanığın aşamalarda verdiği savunmaları,
Tanıkların aşamalardaki anlatımları,
Katılanların aşamalarda alınan ifadeleri,
Mağdure hakkında aldırılan adli raporlar,
Mağdurenin elbiselerinin yırtıldığına ilişkin kolluk tespit tutanağından ibarettir.

IV. GEREKÇE
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Çocuğun cinsel istismarı suçunun işlendiği sırada ve eylemle sınırlı süre ile mağdurenin iradesiyle hareket etme imkanının ortadan kaldırılmasının kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmayacağı ve kişinin vücudunun suçun konusu olması sebebiyle mağdurun hareket etme özgürlüğü ortadan kaldırılmadan bu suçun işlenemeyeceği gözetildiğinde Mahkemece sanığın kanuni unsurları itibarıyla oluşmayan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

B. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci fıkrası ile dördüncü fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 29.05.2014 tarihli sorgu tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

C. Çocuğun Cinsel İstismarına Teşebbüs Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanık hakkında kurulan hükümde, olay günü sanığın, mağdurenin aşılabilir mukavemeti dışında organ veya sair cisim sokmak suretiyle nitelikli cinsel saldırı eylemini tamamlamasına engel harici herhangi bir neden bulunmaksızın eylemini sonlandırdığı anlaşılmakla, 5237 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinde yer alan gönüllü vazgeçme düzenlemesi de nazara alındığında, mevcut haliyle eylemin aynı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, dördüncü fıkrasında yer alan çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilerek hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi ve buna bağlı olarak 6545 sayılı Kanun tartışmasının karar yerinde hatalı tartışılması ve uygulanması hukuka aykırı bulunmuştur.

D. Sair Temyiz Sebepleri Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanık ile sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

E. Tebliğname Yönünden
Tebliğnamede çocuğun cinsel istismarına teşebbüs ile hakaret suçlarından bozma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan onama isteyen görüşlere gerekçeye istinaden iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Hakaret Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2015 tarihli ve 2014/130 Esas, 2015/72 Karar sayılı kararına yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

B. Çocuğun Cinsel İstismarına Teşebbüs İle Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçenin (A) ve (C) bölümlerinde açıklanan nedenlerle Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2015 tarihli ve 2014/130 Esas, 2015/72 Karar sayılı kararına yönelik sanık ile müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden sanığın cezai miktar itibari ile kazanılmış hakkı saklı kalmak üzere hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci ve 326 ıncı maddeleri gereği, Tebliğname’ye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.10.2023 tarihinde karar verildi.