Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/5591 E. 2023/6374 K. 16.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5591
KARAR NO : 2023/6374
KARAR TARİHİ : 16.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/6 E., 2015/24 K.
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2015 tarihli ve 2015/6 Esas, 2015/24 Karar sayılı kararı ile; suça sürüklenen çocuk … hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan suç tarihinde yürürlükte olan haliyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuk … hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan suç tarihinde yürürlükte olan haliyle 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 02.04.2018 tarihli ve 14-2015/161343 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Suça Sürüklenen Çocuk … Müdafiinin Temyiz İsteği
Suça sürüklenen çocuğun samimi mahiyetteki beyanlarının tanık anlatımları ile desteklenmesi karşısında beraat kararı yerine mahkumiyet hükmü kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğuna ilişkindir.

B. Suça Sürüklenen Çocuk … Müdafiinin Temyiz İsteği
Hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
11.10.2014 tarihinde kayda göre on dört yaşında bulunan katılan mağdurenin parkta bisikleti ile gezindiği sırada suça sürüklenen çocuk … ile tanışıp görüşme sırasında adı geçenin arkadaşlık teklifini kabul ettiği, ertesi gün katılan mağdurenin aynı mahalde gezindiği sırada suça sürüklenen çocuk … ile karşılaşması ile görüşme sırasında suça sürüklenen çocuğun, katılan mağdureyi dudağından öpüp cinsel ilişki yaşama isteğinden bahsettiği, 14.10.2014 tarihinde saat 12:00 sıralarında suça sürüklenen çocuk …’ın, katılan mağdurenin eğitim gördüğü kuruma gelerek adı geçeni alıp çevrede gezindikleri sırada cinsel ilişki yaşama isteğini tekrar dile getirdiği ancak katılan mağdurenin bu teklifi geri çevirdiği, gittikleri parkta oturdukları sırada suça sürüklenen çocuk …’ın yine katılan mağdureyi dudağından öperek üzerine abandığı sırada o esnada adı geçenlerin yanında bulunan suça sürüklenen çocuk …’ın arkadaşı suça sürüklenen çocuk …’ın da katılan mağdureyi dudağından öperek kıyafet üzerinden vücudunun muhtelif kısımlarına dokunduğu iddiasıyla görülmekte olan yargılama neticesinde Mahkemesince suça sürüklenen çocuk …’ın tevilli ikrar içerikli savunması, tanık anlatımları, katılan mağdurenin istikrarlı anlatımları ve tüm dosya kapsamı itibariyle suça sürüklenen çocukların eylemleri sabit görülerek mahkumiyetine dair hükümler kurulduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Suç tarihinde kayda göre on iki – on beş yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında yargılama konusu eylemlerine uyan çocuğun cinsel istismarı suçu için 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ve 66 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği 7 yıl 6 aylık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü; aynı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin suça sürüklenen çocuklar hakkında mahkumiyet kararının verildiği 25.03.2015 tarihi olduğu, anılan tarihten temyiz incelemesi tarihine kadar, 7 yıl 6 aylık olağan zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu belirlenmiştir.

2. Bozma nedenine göre Tebliğname’de onama isteyen düşünceye iştirak olunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle; Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2015 tarihli ve 2015/6 Esas, 2015/24 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuklar müdafilerinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuklar hakkındaki kamu davalarının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.10.2023 tarihinde karar verildi.