YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/5142
KARAR NO : 2023/5464
KARAR TARİHİ : 21.09.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/281 E., 2015/48 K.
SUÇ : Sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2014/738 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Denizli 2.Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.03.2015 tarihli ve 2014/281 Esas, 2015/48 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği
Asansör kapısının kapanmaması, mağdurenin yardım isteyerek kendini savunması, tanık Sevda’nın olay yerinde bulunması gibi hususlarla sanığın eyleminin elinde olmayan nedenlerle sona erdiğine, eyleminin sarkıntılığı aştığına, mağdurenin bu olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğuna, sanığın çocuğun cinsel istismar suçundan cezalandırılması gerektiğine ve sair hususlara ilişkindir.
B. Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
Sanık ile katılan … arasında husumet olduğuna, zaman zaman tartışma yaşadıklarına, bu konuda tanık dinletme taleplerinin Mahkemece reddedildiğine, mağdurenin beyanları dışında delil olmadığına, tanık olarak dinlenen Sevda’nın olayı görmediğine ve sair hususlara ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemece iddia, savunma, mağdurenin beyanını destekleyen tanık anlatımı, mağdureye ait rapor ve tüm dosya kapsamına göre katılan mağdurenin olay tarihinde evlerinin elektriklerinin kesilmesi üzerine şartelin attığını düşünerek arızayı gidermek için komşusu tanık Sevda ile birlikte binanın bodrum katına indikleri, bu sırada aynı binada oturan sanığın da yanlarına geldiği ve yardımcı olmaya çalıştığı, katılan mağdurenin daha sonra elektriği kontrol etmek için eve gitmek üzere asansöre bindiği, asansör kapısı kapanırken sanığın katılan mağdurenin ismini söyleyerek bağırması üzerine katılan mağdurenin asansörü durdurduğu, sanığın da asansöre girdiği ve hiçbir şey söylemeden iki eliyle katılan mağdurenin omuzlarını tutarak zorla öpmeye çalıştığı, mağdurenin çığlık atması üzerine sanığın asansörden çıkarak hızla uzaklaştığı şeklinde kabul edilen olayda sanığın eylemini devam etmeyen ani hareketle gerçekleştirmiş olması nedeniyle eylemin sarkıntılık aşamasında kaldığı kabul edilmiş, katılan mağdurenin ruh sağlığının bozulduğuna dair usulüne uygun heyet raporu sonucu yapılan lehe Kanun değerlendirmesinde 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin sanık lehine olduğu anlaşıldığından aynı Kanun’un 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi olan sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan suçun işleniş biçimi, suçun konusunun önem ve değeri suçun işlendiği zaman ve yer, sanığın kastının ağırlığı dikkate alınarak teşdiden hüküm kurulmuştur.
IV. GEREKÇE
Tüm dosya kapsamı ve gerekçe içeriğine göre; yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından hükümde hukuka aykırılık bulunmamış ve katılan mağdure vekili ile sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
III. KARAR
Gerekçede açıklanan nedenle Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.03.2015 tarihli ve 2014/281 Esas, 2015/48 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdure vekili ve sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdure vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
21.09.2023 tarihinde karar verildi.