YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/49
KARAR NO : 2021/1001
KARAR TARİHİ : 02.03.2021
Görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar …, … ve …’in, 5237 Türk Ceza Kanunu’nun 257/2 ve 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Salihli Ağır Ceza Mahkemesinin 26/03/2019 tarihli ve 2015/15 esas, 2019/110 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinin 10/06/2019 tarihli ve 2019/420 değişik iş sayılı kararını kapsayan onaylı dosya sûreti incelendi.
Dosya aslının, diğer sanıklar yönünden Salihli Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/333 esasına kayden yargılamanın derdest olması sebebiyle mahallinde bulunmakla, onaylı sûret üzerinden yapılan incelemede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği nazara alınarak yapılan incelemede,
1- Dosya kapsamına göre, Salihli Ağır Ceza Mahkemesince, kamu görevlisi olan sanıkların Kredi Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünün Demirci merkezde bulunan yurt bloklarının yakıt tanklarının temizlenmesi ile atık nitelikli yakıtın sevk edilmesi ve denetlenmesine ilişkin kurulan yakıt temizleme komisyonunda görevli oldukları ve yüklenici firmanın kuruma ait yakıtı götürmelerine göz yumdukları gerekçesiyle, sanıkların görevi kötüye kullanma suçundan 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmiş ise de, kamu görevlisi olduğu belirtilen sanıklara isnat edilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 257/2. maddesinde tanımlanan görevi kötüye kullanma suçunun göreve ilişkin suç olmasından dolayı sanıklar hakkında 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun hükümlerine göre yetkili merciden izin alındıktan sonra dava açılması gerektiği ve bu husus dava şartı olduğu cihetle, kamu görevlisi olan sanıklar hakkında görevi esnasında işledikleri iddia edilen suçla ilgili 4483 sayılı Kanun’un 2 ve 8. maddelerine göre yetkililerden izin alınmadan dava açıldığı anlaşıldığından ve bu izin, dava şartı olduğundan, 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi uyarınca yargılamanın durdurulmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde,
2- Kabule göre de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 sayılı kararı ile itiraz merciinin sadece şekli olarak değil, hem maddi olay, hem de hukuki yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında, itiraz mercii Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesince hükmün esasına tesir edecek sanıkların itirazları değerlendirildikten sonra itiraz hakkında bir karar verilmesi gerekirken münhasıran hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının oluşup oluşmadığı yönünde inceleme yapılıp yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 12/11/2020 gün ve 94660652-105-45-11023-2020-Kyb sayılı yazılı kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar evrakı ile birlikte tevdi kılınmakla dosya incelendi:
Gereği düşünüldü:
Olay tarihinde …Kredi Yurtlar Kurumu Müdürlüğünde yurt yönetim memuru ve müdür yardımcısı olarak çalışan sanıkların görevleri ile ilgili suçlardan dolayı ayrı bir soruşturma iznine tabi tutulmadıkları, görevleri sebebi ile işledikleri suçlardan soruşturmanın genel usullere göre yapılacağı anlaşılmakla Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10/06/2019 tarih ve 2019/420 D.İş sayılı kararına ilişkin 1 numaralı kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, kanun yararına bozma istemine dayanan 2 numaralı ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen 10/06/2019 tarihli ve 2019/420 D.İş sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 02/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.