Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/4763 E. 2023/1241 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4763
KARAR NO : 2023/1241
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kocaeli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.12.2014 tarihli ve 2014/12 Esas, 2014/596 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına; kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim edilen 14.02.2018 tarihli ve 14-2015/128231 sayılı bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluştuğu ve sanık hakkında mahkumiyet hükmünün kurulması gerektiğine, çocuğun cinsel istismarı suçu açısından ise sanığın suçu kasten işlediği ve olay öncesinde de mağdureyi arayarak rahatsız ettiği, anılan kararın bozulması gerektiğine yöneliktir.

B. Sanık müdafiinin Temyiz İstemi
Dosyada sanık hakkındaki isnadı ispatlayacak hiçbir delilin bulunmadığı, ön yargı ve varsayımlarla ceza verilmesinin hukuki olmadığı, tanık beyanlarının sanığın savunmalarını doğruladığı, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerektiğine yöneliktir.

III. OLAY VE OLGULAR
Suç tarihinde mağdurenin sanığın işyerinde çalıştığı, sanığın, mağdureyi üst kattaki ofisine çağırıp, mağdurenin arkasından sarılarak öptüğü, şeklinde kabul edilen eylemde mağdurenin sanığa iftira atmasını gerektirecek önceye dayalı aralarında herhangi bir husumetin bulunmadığı, sanığın suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik savunmada bulunduğu anlaşıldığından savunmasına itibar edilmeyerek çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediğine dair yeterli delil olmadığından bu suçtan ise beraatine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek verilen beraat hükmünde hukuka aykırılık görülmemiş, katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

B. Sanık Hakkında Çocuğun Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
1. Mahkemece kurulan hükümlerin Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ile bunların hukuki nitelendirmelerinin yapılması suretiyle delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği halde bu ilkelere uyulmaksızın yazılı şekilde olayın gerçekleşme şekli ile vasıflandırılmasına dair herhangi bir açıklama içermeyen gerekçesiz hüküm kurulması suretiyle Anayasanın 141 ve 1412 sayılı Kanun’un 308 inci maddesinin yedinci fıkrasına muhalefet edilmesi, hukuka aykırı görülmüştür.

2. Sanığın sahibi olduğu iş yerinde, katılan mağdure üzerinde aynı işyerinde işe alma, işten çıkarma, ücret gibi sosyal haklarını belirleme şeklinde yetkilerinin bulunması nedeniyle aralarında hizmet ilişkisinin bulunduğu ve sanığın bundan kaynaklı nüfuzunu kötüye kullandığı gözetilmeden müsnet suçtan belirlenen temel cezanın 5237 sayılı Kanun’un 103 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi ile arttırılmaması hukuka aykırı kabul edilmiştir.

C. Bozma gerekçesine uygun olarak Tebliğname’de bozma isteyen görüşe değişik gerekçeyle iştirak olunmuştur.

V. KARAR
A. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu Yönünden
1. Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun suçundan verilen Kocaeli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.12.2014 tarihli ve 2014/12 Esas, 2014/596 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdure vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdure vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenlerle sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen Kocaeli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.12.2014 tarihli ve 2014/12 Esas, 2014/596 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdure vekili ile sanık müdafiinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.03.2023 tarihinde karar verildi.