Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/4466 E. 2023/1809 K. 29.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4466
KARAR NO : 2023/1809
KARAR TARİHİ : 29.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Bolvadin Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.01.2015 tarihli ve 2014/168 Esas, 2015/5 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrası ile 62 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Sanığın suçu işlediğine dair kesin delil olmadığına, sanıkla mağdur arasındaki ilişkinin arkadaşklık sınırını aşmadığına, telefondan seslerin duyulması hususunun delil olarak uydurulduğuna ve kanuni delil olmayacağına kararın bozulması talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemece; “Olay tarihinden 3-4 sene öncesine dayanan ve aralarında normal bir arkadaşlık olan sanık ile olay tarihi itibariyle 15 yaşından büyük 18 yaşından küçük olan katılan-çocuğun olay günü saat: 24.00 sularında katılan çocuğun isteği üzerine ***** Kasabasında bulunan lise bahçesinde buluştukları, sesler gelmesi üzerine oradan ayrıldıkları, daha sonra mezbahane tarafına gittikleri, orada da bir kaç kişi görmeleri üzerine derenin kenarındaki çayırlık alana oturdukları, bir kişinin fener tutması üzerine oradan da ayrılıp az ileride başka bir yere geçtikleri, ancak yolda giderken katılan-çocuğun düştüğü, sanığın elinden tutup kaldırdığı, en son olarak oturdukları yerde konuşmaya başladıkları, katılan-çocuğun önce ailevi sorunlarından bahsettiği, daha sonra sanığa Eskişehir’den kaçırdığı kıza ne yaptığını sorduğu, sanığın ise o kız bozukmuş ilişkiye girdim gönderdim dediği, ayrıca katılan-çocuğa köyde sana da bozuk diyorlar dediği, katılan-çocuğun saçmalama demesi üzerine ben anlarım dediği, nasıl anlarsın diye sorması üzerine sanığın katılan-çocuğun ayağa kalkmasını istediği, daha sonra montunu yere serdiği, montunun üzerine oturmasını istediği, pantolunun indirmesini istediği, katılan-çocuğun pantolonunu hatta iç çamaşırını da biraz indirdiği, bu sırada sanığın katılan-çocuğun rızası olmaksızın üzerine çıkıp öpmeye ve vücuduna dokunmaya başladığı, katılan-çocuğun yapmaması için direndiği ve bağırdığı, bu sırada katılan-çocuğun babası katılan … tarafından arandığı, katılan-çocuğun telefonu açmak istediği sırada sanığın telefonu aldığı, kenara bıraktığı, ancak bu sırada telefonun bir şekilde açıldığı, katılan-çocuğun babasının, kızının “yapma, senin Allah’ın yok mu” diye bağırdığını, sanığın ise “kendini serbest bırak, bacağını aç” dediğini duyduğu, sanığın eylemini 20-25 dakika devam ettirdiği, her ne kadar katılan-çocuk ilk ifadesinde sanığın kendisi ile cinsel ilişkiye girdiğini ancak tam anlamıyla cinsel ilişki yaşanıp yaşanmadığını bilemediğini beyan etmiş ise de; olaydan hemen sonra alınan raporunda bakire olduğunun, cinsel organında ölü ya da canlı herhangi bir sperm hücresine rastlanılmadığının, vücudunun sağ dirsek dış yüzeyinde ve sağ kalça bacak arası dış yüzeyinde sıyrık olduğunun tespit edildiği, bu nedenle Jandarma Kriminala gönderilen bulgulara ilişkin kriminal raporunun beklenilmesinden vazgeçildiği, sanığın bu şekilde katılan-çocuğun rızası olmaksızın öpmek ve eliyle vücudunun değişik bölgelerine dokunmak suretiyle çocuğun basit cinsel istismar suçunu işlediği anlaşılmış ve cezalandırılmasına dair hüküm kurulmuştur.” şeklinde karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Olayın intikal şekli, katılan mağdurenin aşamalardaki çelişkili beyanları, savunma ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair soyut iddia dışında cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bolvadin Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.01.2015 tarihli ve 2014/168 Esas, 2015/5 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği Tebliğname’ye uygun olarak oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.03.2023 tarihinde karar verildi.