Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/4396 E. 2023/6260 K. 11.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4396
KARAR NO : 2023/6260
KARAR TARİHİ : 11.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/101 E., 2015/25 K.
SUÇLAR : Sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kozaklı Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.02.2015 tarihli ve 2014/101 Esas, 2015/25 Karar sayılı kararı ile, sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ve 62 nci maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
Sanığın sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunu işlemediğine, mağdurenin beyanı dışında delil bulunmadığına, mağdurenin beyanlarının tanık beyanları ile doğrulanmadığına, kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

B. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İsteği
Sanığın olay tarihinde on dört yaşı içerisinde olan mağdureyi asansöre bindirerek kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediğine, bu suçtan kurulan beraat hükmünün bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Mağdurenin Erzincan Milli Eğitim Müdürlüğü ve Erzincan Emniyet Müdürlüğünün desteklemiş olduğu “… Kardeşler” isimli proje kapsamında öğrenci arkadaşları ile birlikte 07.07.2014 tarihinde Kozaklıda faaliyet gösteren Grant Termal isimli otele geldikleri, otelde 09.07.2014 tarihi itibariyle toplamda 3 gün kaldıkları, mağdurenin olay günü gece saat 23.00-24.00 sıralarında eşofmanını ve su almak için otelin zemin katına indiği, mağdurenin eşofmanını bulamadan tekrar odasına çıktığı, daha sonra mağdurenin odasının telefonla aranarak gelip eşofmanını almasını istedikleri, mağdurenin oda arkadaşları olan tanıklar … ve … isimli şahıslarla birlikte otelin zemin katında bulunan resepsiyona indikleri, daha sonra tekrar odalarına çıkarken otel çalışanı olan sanık …’ın mağdureye seslenerek “Gel seni asansörle çıkartırım” dediği, sanığın ısrarı üzerine mağdurenin sanık ile birlikte asansöre bindikleri, asansörle üst kata çıktıkları sırada sanığın mağdureye “Seni öpmek istiyorum, öpebilir miyim ? ” dediği, mağdurenin bunu kabul etmemesi üzerine sanığın tekrar mağdureye “Sen çok güzelsin, ondan öpmek istiyorum” diye ısrar ederek yanağından iki kez öptüğü, daha sonra mağdureyi asansörden indirdiği, bu hali ile küçük mağdurenin savcılıkta ve mahkemece talimat yoluyla bilirkişi ve vekili huzurunda alınan içten anlatımlı ve kararlılık arz eden ve birbirleri ile uyumlu beyanları ile mağdurenin beyanlarını doğrular şekildeki tanıkların beyanları, 25.07.2014 tarihli teşhis tutanağı, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunun sübut bulduğu Mahkemece kabul edilmiştir.

2. Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu işlediğinden bahisle kamu davası açılmış ise de, sanığın … Termal adlı otel çalışanı olduğu ve otelin farklı kısımlarında görevlerinin bulunduğu, mağdureye seslenerek “Gel seni asansörle çıkartırım” dediği, ilk başta çekinen mağdurenin sanığın ısrarları üzerine kendi rızası ile asönsöre bindiği ve sanıkla beraber üst kata çıktıkları sırada sanığın mağdureye yönelik eylemlerde bulunduğu, daha sonrasında mağdureyi asönserden indirdiği bu hali ile sanığın mağdureyi asansöre zorla bindirmediği, otel çalışanı olan sanığın müşteri olan mağdureyi üst kata asansörle çıkartması sırasındaki eylemleri itibariyle anlık ve çok kısa sürede gelişen durumdan kaynaklandığı ve mağdurenin asansörden inmesini engeller şekilde bir eyleminin de bulunmadığı bu hali ile olayın oluş şekli, mağdurenin asansöre kendi rızası ile bindiği ve sanığın kendisini asansörden inmesini engeller şekilde bir eyleminin bulunmadığı yönündeki anlatımları ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın mevcut eyleminin kanunda suç olarak tanımlanmadığı Mahkemece kabul edilerek beraatine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın doğru biçimde belirlendiği gibi beraat kararının da yerinde olduğu anlaşıldığından, hükümlerde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kozaklı Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.02.2015 tarihli ve 2014/101 Esas, 2015/25 Karar sayılı kararında sanık müdafii ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istemlerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

11.10.2023 tarihinde karar verildi.