Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/3816 E. 2023/6691 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3816
KARAR NO : 2023/6691
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2014/286 E., 2014/410 K.
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetten yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.12.2014 tarihli ve 2014/286 Esas, 2014/410 Karar sayılı kararı ile sanığın;
a) Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan 6545 sayılı Kanun öncesi 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun’un) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

b) Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, beşinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 03.01.2018 tarihli ve 14-2015/81951 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Verilen mahkumiyet kararının aile düzeni ve kamu yararına aykırı olduğuna, ceza tayin edilir iken tarafların özel durumuna bakılması gerektiğine, mağdurenin defalarca ailesinin evinden kaçıp sanığın yanına geldiğine, sanık ve ailesi tarafından geri teslim edildiğine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu açısından da aynı açıklamaların geçerli olduğuna ve diğer hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık ile mağdure arasında duygusal arkadaşlık bulunduğu ve 2013 yılı Temmuz ayı içerisinde rızaları ile cinsel ilişkiye girdikleri, bunun sonucunda mağdurenin hamile kaldığı, Bandırma Devlet Hastanesinin 30.04.2014 tarihli raporuna göre 21.04.2014 tarihinde doğum yapan mağdurenin muhtemel gebeliğinin başlangıç tarihinin 20.07.2013 olduğunun bildirildiği, mağdurenin doğum kaydına göre 15.11.1998 tarihinde sağlık personeli yardımı ile doğduğunun belirtildiği, ancak bu kayıtta mağdurenin nerede doğduğunun açıklanmadığı gibi doğum belgesi var ise bunun evrak ekine eklenmediği dosya kapsamından anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Dosya kapsamında bulunan mağdure … …’un mernis doğum kaydında göre 15.11.1998 tarihinde sağlık personeli yardımı ile doğduğunun ve beyana göre düzenlendiği belirtilmiş olması nedeniyle mağdurenin resmî kurumda doğup doğmadığı araştırılıp, doğmadığının anlaşılması halinde yaş tespitine esas olacak kemik grafilerinin çektirilmesinin ardından içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulundan rapor alınıp, gerektiğinde Adli Tıp Kurumundan da görüş alınarak suç tarihindeki gerçek yaşının bilimsel olarak saptanmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur. Anılan nedenle onama talep eden Tebliğname görüşüne iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.12.2014 tarihli ve 2014/286 Esas, 2014/410 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.10.2023 tarihinde karar verildi.