YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3650
KARAR NO : 2023/2043
KARAR TARİHİ : 05.04.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR :Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Beraat
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.12.2014 tarihli ve 2014/251 Esas, 2014/347 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraat kararı verilmiştir.
2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 17.12.2017 tarihli ve 14-2015/51340 sayılı kısmî onama, kısmî düzeltilerek onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
Özetle, tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçları işlediğine, sanığın cezalandırılması gerektiğine, sanık hakkında atılı suçlardan beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebebi
Özetle, sanık hakkında atılı suçlardan beraat kararı verilmesine rağmen hükümde sanık aleyhine verilen vekalet ücretinin sehven kararda kaldığına, beraat eden sanık lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemece ”Mağdure … ***’ın, suç tarihinde 16 yaşını bitirmiş ve 17 yaş içinde bulunduğu ve alınan adli tıp kurumu raporuna göre Bipolar Affektif Bozukluk saptandığı, mağdurenin vermiş olduğu ve vereceği ifadelere ancak ana hatları ile ve kuvvetli delillerle desteklendiği taktirde itibar edilebileceği belirtilmiştir. Sanık, mağdureyi yol kenarında görüp durduğunu, ne yaptığını sorduğu sırada kendiliğinden araca bindiğini sonra evine götürmek için giderken patronuna mesaj atması ve onunda ‘Salla onu başına iş alırsın’ demesi üzerine bir üst sokakta bıraktığını kabul etmiş ancak yapılan suçlamaları kabul etmemiştir.Mağdure hazırlık aşamasında sanığın kendisi istememesine rağmen cinsel organını ağzına soktuğunu,memelerini yaladığını iddia etmiş, ancak mahkeme huzurunda alınan beyanında sanığı tanımadığını, sanıkla arasında bir olay olmadığını söyleyerek çelişkiye düşmüştür. Mağdurenin anneside yine mahkememiz huzurunda alınan beyanlarında kızının hastalığı nedeniyle olmayan şeyleri olmuş gibi anlattığını, ayrıca kızının sonradan kendisine sanıkla arasında bir şey olmadığını söylediğini belirtmiş,emniyette kızının kendisine anlattığı şekilde olayı anlattığını söylemiştir. Dosya içinde bulunan ve mağdureye yapıldığı iddia olunan cinsel saldırı suçundan dolayı verilen başka bir mahkeme kararında mağdurenin çelişkili beyanları nedeniyle beraat kararı verildiğinin anlaşılması nedeniyle mağdurenin beyanlarına itibar edilmesi hususunda mahkemede tereddüt oluşmuştur. Yine sanığın mağdure ile arasında bir olay geçmesi halinde mağdure ile birlikte olduğunu saklaması gerekirken tanık …’a mesaj çekerek mağdurenin yanında olduğunu söylemesininde sanığın atılı suçları işlemediği yönünde kanaat oluşmasına neden olduğu, Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, mağdure mahkemece alınan ifadesinde sanığı tanımadığı söylesede sanığın ikrarıda gözetildiğinde, olay günü sanığın mağdureyi anlattığı şekilde aracına aldığı ve kısa bir süre sonra bıraktığı kabul edilmiş ancak mağdurenin hazırlık aşamasında anlattığı şekildeki suçların sanık tarafından işlemediği kanaatine varılmıştır. Zira anlattığı olaylara ancak delillerle desteklendiği takdirde itibar edilebileceği belirtilen mağdurenin hazırlık aşamasındaki beyanlarına olayın başka bir delille desteklenmemesi nedeniyle itibar edilmemiş ve sanığın üzerine atılı cinsel istismar suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve yeterli delil bulunmadığı kabul edilmiştir. Ayrıca sanığın evine götürmek üzere yoldan aldığı mağdureyi tanık … un uyarısı üzerine hemen bırakması nedeniyle hürriyeti tahdit suçununda kasıt ögesinin oluşmayacağı kabul edilmiş ve sanığın üzerine atılı her iki suçtan dolayı beraatine karar verilmesi gerekmiştir. …” şeklindeki gerekçeyle hükümler kurulduğu ve 3.000 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak kendisini vekille temsil ettiren katılana verilmesine karar verildiği belirlenmiştir.
Deliller; Sanık savunması, mağdure beyanları, tanık anlatımları, sanığa ait adli sicil ve nüfus kaydı, Adli Tıp Kurumu Raporları, sanığın sosyal ve mali durumunu gösterir yazı cevabından ibarettir.
IV. GEREKÇE
A. O Yer Cumhuiyet Savcısının Temyiz İstemi Yönünden
Mahkemenin gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşılmakla kararda bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
1136 sayılı Avukatlık Kanununun 164 ve 168 inci maddeleri ile hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca beraat eden ve kendisini vekaletnameli müdafii ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hatalı şekilde 3.000 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak kendisini vekille temsil ettiren katılana verilmesine hükmedilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.12.2014 tarihli ve 2014/251 E, 2014/347 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün dördüncü fıkrasında yer alan “4- 3.000 TL vekalet ücretinin sanıktan alınarak kendisini vekille temsil ettiren katılana verilmesine,” ibaresinin metinden çıkarılarak yerine “4- Sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.000 TL maktu vekâlet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
05.04.2023 tarihinde karar verildi.