YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3433
KARAR NO : 2022/3718
KARAR TARİHİ : 20.04.2022
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuğun kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun cinsel istismarı suçlarından mahkumiyetine dair İstanbul Anadolu Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29.12.2016 gün ve 2016/183 Esas, 2016/494 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak müsnet suçlardan beraatine, Bakanlık vekilinin temyiz isteminin reddine
Bölge Adliye Mahkemesince temyiz isteminin reddine dair verilen ek karar temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, tebliğnamede suça sürüklenen çocuk olarak gösterilen … ile … haklarında verilen kararlarla ilgili kanun yolu inceleme talebinde bulunmadığı gözetilerek dosya tetkik edildi.
İstinaf incelemesi sonucunda verilen kararla ilgili olarak dosyanın gönderildiği ilk derece mahkemesince yapılan tebligat üzerine Bakanlık vekilinin kanuni süresi içerisinde temyiz yoluna başvurduğu gözetilerek, vaki temyiz isteminin süreden reddine dair verilen ek kararın kaldırılmasından sonra asıl hükme yönelik yapılan incelemede gereği görüşüldü:
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re’sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin CMK’nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 20.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.