Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/2991 E. 2023/3384 K. 22.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2991
KARAR NO : 2023/3384
KARAR TARİHİ : 22.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, konut dokunulmazlığını ihlal etme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2014 tarihli ve 2014/117 Esas, 2014/263 Karar sayılı kararı ile; sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan, suç tarihi itibarıyla yürürlükte olan haliyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci fıkrasıyla dördüncü fıkrası, 35 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci, üçüncü fıkraları uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrasıyla üçüncü fıkrasının (f) bendi ve beşinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci, üçüncü fıkraları uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 116 ncı maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendiyle 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca on beş eşit taksitle ödenmek üzere 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 17.10.2017 tarihli ve 14-2015/5938 sayılı, bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. O yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İsteği
Eylemin meydana geliş şekli itibarıyla teşebbüs aşamasında kalan cinsel istismar suçunu oluşturmasına karşın sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemine teşebbüs ettiği kabul edilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği
Mahkumiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanığı cezalandırmaya yeterli delil bulunmadığına, tek tanığın da katılan mağdurenin yönlendirmesi ile ifade verdiğine, eylemin hukuki vasıflandırılmasının da hatalı olduğuna ve nitelikli hale girmesini gerektirecek bir delil ve iddia bulunmadığına, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık ile katılan mağdurenin birbirine yakın konumdaki konutlarda ikamet etmelerinden ötürü tanışıklarının bulunduğu, olay günü saat 10:30 sıralarında katılan mağdure, ikametinde yalnız bulunduğu sırada kahvaltı yapmak üzere evine davet ettiği tanık …’yı beklerken sobayı yakması ile dumanın eve dolması üzerine ikametin kapısını açarak evi havalandırdığı sırada anılan mevkiden geçmekte olan sanığın konuta giriş yapıp kapıyı kapatarak katılan mağdurenin üzerine doğru geldiği ve adı geçenin üzerine abanarak eliyle ağzını kapatmaya çalışıp “sus bağırma, bağırırsan seni öldürürüm” şeklinde sözler sarf ederek adı geçeni yere yatırıp direncini kırmak amacıyla kafasını zemine vurup bağırmasını önlemek için de eliyle ağzına vurduğu, devamında katılan mağdurenin üzerinde bulunan giysileri çıkarmaya çalışmasına karşın katılan mağdurenin direnerek engel olmaya çalıştığı, taraflar arasındaki arbede sırasında ikametin önüne gelen tanık …’nın bahçe kapısını açması ile sesin duyulması üzerine sanığın panikleyerek duraklaması üzerine bu durumdan istifade ederek ayağa kalkan katılan mağdurenin ikametin kapısını açarak sanığı konuttan çıkarması ile son bulan olayın aynı gün içinde gecikmeksizin kolluk kuvvetlerine intikal olduğu iddiasıyla görülmekte olan yargılamada Mahkemesince; sanığın aşamalardaki çelişkili beyanları, katılan mağdurenin beyanlarını destekleyen tanık …’nın anlatımları, katılan mağdurenin adli muayene raporunda yer verilen üst dudaktaki dermabrazyon ve baş kısmında ağrı tarifi şeklindeki bulgular, olayın intikal şekli ve tüm dosya kapsamı itibariyle olayın izah olunan şekilde meydana geldiğinin kabulü ile eylemi sabit görülen sanığın mahkumiyetine dair hüküm kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Sanık Müdafii ve O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İsteğinin İncelenmesinde
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, eylemlere uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış olup, bu kapsamda hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık Hakkında Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Sanık Müdafiinin Temyiz İsteğinin İncelenmesinde
1. Sanığın, yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 116 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

2. 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlem tarihinin, sanık hakkında mahkumiyet kararının verildiği 21.11.2014 tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

3. Açıklanan nedenle, Tebliğnamede onama isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

C. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Sanık Müdafiinin Temyiz İsteğinin İncelenmesinde
Çocuğun cinsel istismarı suçunun işlendiği sırada ve eylemle sınırlı süre ile katılan mağdurenin iradesiyle hareket edebilme imkanının ortadan kaldırılmasının kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmayacağı ve kişinin vücudunun suçun konusu olması nedeniyle katılan mağdurenin hareket edebilme özgürlüğü ortadan kaldırılmadan bu suçun işlenemeyeceği nazara alındığında, sanığın katılan mağdureye yönelik çocuğun cinsel istismarı eylemi dışında hürriyetini kısıtlayan başkaca hareketlerde bulunmaması nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun kanuni unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilerek bu suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2014 tarihli ve 2014/117 Esas, 2014/263 Karar sayılı kararında sanık müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz isteğinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık Hakkında Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçundan Kurulan Hükme İlişkin Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2014 tarihli ve 2014/117 Esas, 2014/263 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

C. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Hükme İlişkin Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (C) bölümünde açıklanan nedenlerle Kırklareli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2014 tarihli ve 2014/117 Esas, 2014/263 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

22.05.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.