Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/2542 E. 2023/3444 K. 24.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2542
KARAR NO : 2023/3444
KARAR TARİHİ : 24.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.09.2014 tarihli ve 2014/200 Esas, 2014/262 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça Sürüklenen Çocuk Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Sübuta, tanıkların görgüye dayalı bilgilerinin olmadığına, tanık beyanlarıyla mağdur beyanları arasında çelişki bulunduğuna, tek delilin mağdur beyanı olduğuna, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının da oluşmadığına, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği de suça sürüklenen çocuk hakkında lehe delillerin de değerlendirilip beraat kararı verilmesi gerektiğine, kararın bozulması talebine, ve re’sen tespit edilecek hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Katılan …’ın henüz on yaşlarında olduğu 2013 yılında okulların tatil olmasından sonra yaz aylarında ikamet ettiği apartmanın önünde oyun oynadığı sırada yine komşu apartmanlardan birinde ikamet eden suça sürüklenen çocuk …’in katılan …’ı yanına çağırdığı ve uçurtma vereceğim diyerek apartmanlarının kömürlüğüne götürdüğü, kömürlüğe inince kömürlüğün kapısını kapattığı ve üzerinde bulunan şortunu ve külotunu indirdiği, katılanın bırak beni evime gideyim demesine rağmen katılanı bırakmadığı ve cinsel organını çıkararak anal yoldan katılanla cinsel ilişkiye girdiği, daha sonra da katılanı olay yerinden gönderdiği, katılanın utanması nedeniyle olayı kimseye anlatmadığı, ancak bir müddet sonra katılanın arkadaşı …. suça sürüklenen çocuğun kendisine aynı şeyleri yapmak istediğini söylemesi üzerine katılanın suça sürüklenen çocuğun kendisine yaptıklarını tanık …. anlattığı ve suça sürüklenen çocuğun …. olayları başkalarına anlatıyor diye dövmesi üzerine polislerin apartman önüne geldiğinde yine katılanın olayı anlattığı arkadaşı …’ün katılanın ablası …. ye olayı anlatmış olması nedeniyle ….’nin de gelen polislere bu olaydan bahsettiği suça sürüklenen çocuğun arkadaşları ile oynamakta olan katılanı yanına çağırıp uçurtma vereceğini söyleyerek apartmanın kömürlüğüne götürdükten sonra cinsel istismarda bulunduğu sırada katılanı olay anında bir müddet alıkoyduğu, suça sürüklenen çocuğun katılanı kömürlüğe götürürken katılana yönelik cebir ve tehditte bulunmayıp zorlamadığı ancak katılanın on beş yaşından küçük olması nedeniyle rızasının da geçerli sayılamayacağı gözönüne alınarak mahkumiyet hükümleri kurulmuştur.

IV. GEREKÇE
1. Koşulları oluştuğu halde suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası uygulanmaması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

2. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin suça sürüklenen çocuk tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiş, eylem ile rapor tarihi arasında uzun bir süre geçmiş olması, mağdurun aşamalarda alınan istikrarlı beyanları, tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde Tebliğnamede çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.09.2014 tarihli ve 2014/200 Esas, 2014/262 Karar sayılı kararında suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden eleştiri nedeni dışında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.05.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.