Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/2480 E. 2023/5527 K. 25.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2480
KARAR NO : 2023/5527
KARAR TARİHİ : 25.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2013/270 E., 2014/270 K.
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet (sanık … yönünden), beraat (sanıklar … ve … yönünden)
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Kısmî düzelterek onama, kısmî onama

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığının 21.11.2013 tarihli ve 2013/10552 Soruşturma, 2013/3903 Esas sayılı iddianamesi ile; sanıkların atılı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ile cebir, tehdit veya hile kullanılarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılmaları talep olunmuştur.

2. Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.11.2014 tarihli ve 2013/270 Esas, 2014/270 Karar sayılı kararı ile; sanıklar … ve … hakkında atılı çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesiyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine, sanık … hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan lehe olduğu kabul edilen suç tarihinde yürürlükteki haliyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 103 üncü maddesinin ikinci ve altıncı fıkraları, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca 14 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrasıyla üçüncü fıkrasının (f) bendi ve beşinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 04.07.2017 tarihli ve 14-2014/421578 sayılı, kısmi onama, kısmi düzelterek onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği
Sanıklar … ve … hakkında verilen beraat hükümlerinin kaldırılmasına tüm sanıklar yönünden üst hadden ceza tayinine ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebir, tehdit ve hile yoluyla işlendiğinin kabulünün gerektiğine ilişkindir.

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz İsteği
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmamasından ötürü beraat kararı verilmesi ve katılanların suça iştirak etmelerinden ötürü adı geçenler hakkında yasal sürecin başlaması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık …’in, 2013 yılı Temmuz ayı içinde duygusal mahiyette hisler beslediği katılan mağdure …’nin ikametine giderek adı geçene hitaben sarf ettiği “anneni öldürürüm” şeklindeki söylemlerle tehdit ederek Eskişehir ilinden Afyonkarahisar ilinde bulunan ikametine getirdiği ve anılan mahalde iken adli emanetin 2013/1422 sırasında kayıtlı olan kuru sıkı silahı teşhir etmek suretiyle adı geçenin ikametten ayrılmasını engellediği, buna karşın katılan mağdurenin kaçma teşebbüsünde bulunması üzerine sanık …’in annesi sanık … ile kardeşi sanık …’ın, adı geçeni yakalayarak ikametin kömürlük kısmına götürüp üzerine kapıyı kilitledikleri, katılan mağdurenin, sanıkların yanında kaldığı üç aylık bir süre zarfında sanık …’in adı geçenle rızası hilafına anal ve vajinal yoldan olmak üzere birden çok kez cinsel ilişki yaşadığı ve sanıklar … ve …’nin katılan mağdurenin mukavemetini engellemek suretiyle sanık …’in eylemine iştirak ettikleri, 07.11.2013 tarihinde sanık …’nin rahatsızlanması ile sağlık kuruluşunda yatarak tedavi gördüğü sırada yanında refakatçi olarak kalan katılan mağdurenin sanıkların uyumasından istifade ederek hastane güvenliği vasıtasıyla durumun kolluk kuvvetlerine intikalini sağladığı iddiası ile görülen yargılama neticesinde mahkemesince; katılan mağdure ve katılanların eylemlerin rıza hilafına işlediğine dair istikrarlı beyanlarına karşın, sanık …’in özde değişmeyen savunmalarında aralarında gönül ilişkisi bulunan katılan mağdure ile 2013 yılı Mayıs içinde imam nikahı kıyıp adı geçenin ailesine ait konutta katılanlarla birlikte yaşamaya başladıklarını, Temmuz ayı içerisinde katılan mağdurenin ailesinin adı geçeni para karşılığı cinsel ilişkiye zorladığını öğrenmesi üzerine ailenin isteği ile ikametten ayrılmasına karşın devam eden süreçte katılan mağdurenin isteğiyle yanına gelerek kendisi ile birlikte yaşamaya başladığını, anılan süreç içinde yaşının küçük olduğunu bildiği katılan mağdure ile rızası ile birden çok kez cinsel ilişki yaşadığını beyan etmesi, sanık …’in savunmasına esas hususlara dair görgü sahibi olan tanıkların yeminli beyanlarında savunmayı destekler mahiyette beyanda bulunmaları, katılanlar ve katılan mağdurenin 2013 yılı Haziran ayı içinde Eskişehir iline taşınmaları üzerine sanık …’in kendilerine ait ikamette kaldığına dair Tepebaşı ilçesi Nüfus Müdürlüğüne katılan … tarafından bildirimde bulunulduğunu gösterir ilgili kurumdan temin edilen belgeler, sanıklar … ve …’ın inkara dayalı savunmaları ve tüm dosya kapsamı itibariyle katılan mağdure ile katılanların eylemin rıza hilafına işlendiğine dair soyut iddialarının soyut mesnetsiz kaldığı ve katılan mağdurenin rızası ile sanık …’in yanında bulunup birden fazla kez cinsel ilişkiye girdiklerinin kabulü ile sanık …’in, suç tarihinde on beş yaşını ikmal etmeyip geçerli rıza beyan edemeyen katılan mağdureye karşı kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarını işlediğinin sabit olduğu gerekçesiyle ayrı ayrı mahkumiyetine, soyut iddia dışında haklarında aleyhe delil bulunmadığı anlaşılan sanıklar … ve …’in atılı suçları işlediklerinin sabit olmadığı gerekçesiyle beraatlerine dair hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hükümlere Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğu anlaşılmış olup, bu kapsamda hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık … Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Katılan Mağdure Vekili ve Sanık … Müdafiinin, Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstekleri Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanık … tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdanî kanıya ulaşıldığı, eylemlere uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, buna ilişkin gerekçelerin hukuka uygun olduğunun anlaşıldığı ancak;
Sanık …’in adli sicil kaydında tekerrüre esas alınacak şekilde kasıtlı bir suçtan ötürü verilmiş hapis cezasına dair suç tarihinden önce kesinleşmiş mahkûmiyet kaydı olmasına rağmen mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi isabetli görülmemiş olup sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen bu husus dışında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanık … Hakkında Kurulan Hükümlere Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği Yönünden
1. Sanık …’ın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra 21.10.2018 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca sanık … hakkında açılan kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
2. Bozma gerekçesine göre Tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hükümlere Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstekleri Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.11.2014 tarihli ve 2013/270 Esas, 2014/270 Karar sayılı kararında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdure vekilinin temyiz isteğinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık … Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Katılan Mağdure Vekili ve Sanık … Müdafiinin, Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı Suçundan Kurulan Hükme Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstekleri Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.11.2014 tarihli ve 2013/270 Esas, 2014/270 Karar sayılı kararına yönelik, sanık müdafiinin temyiz isteğinin reddiyle, katılan mağdure vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hüküm kısımlarına altıncı bentten sonra gelmek üzere “Afyonkarahisar 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.10.2013 kesinleşme tarihli, 2010/392 Esas ve 2013/445 Karar sayılı ilamı ile sanığın 5237 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) uyarınca iki yıl hapis cezasına ilişkin mahkumiyeti bulunduğundan, hakkında hapis cezasının infazı yönünden 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

C. Sanık … Hakkında Kurulan Hükümlere Yönelik Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İsteği Yönünden
Gerekçenin (C) bölümünde açıklanan nedenle Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.11.2014 tarihli ve 2013/270 Esas, 2014/270 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdure vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.09.2023 tarihinde karar verildi.