YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/22216
KARAR NO : 2021/8412
KARAR TARİHİ : 14.10.2021
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, yağma (mağdurlar …, … ile …’ye yönelik), hırsızlık
HÜKÜM : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve atılı diğer suçlardan mahkumiyet (her üç mağdura karşı ayrı ayrı), hırsızlık suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Suça sürüklenen çocuklar haklarında hırsızlık suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararların, 5271 sayılı CMK’nın 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabul olup, temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve aynı Kanunun 264. maddesine göre bu kararlara yönelik temyiz istemleri itiraz mahiyetinde kabul edilerek bu hususta mahallinde merciince değerlendirilme yapılması gerektiğinden, incelemenin çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma suçlarından kurulan hükümlerle sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
Mağdur … ‘in ismi karara yazılmamış ise de belirtilen eksikliğin mahallinde tamamlanması mümkün görülmüştür.
Suça sürüklenen çocuk … hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Mahkeme tarafından 02.04.2015 günü yüzüne karşı verilen hükümleri suça sürüklenen çocuk müdafisinin, CMUK’nın 310/1. maddesinde düzenlenip, tefhimden işlemeye başlayan bir haftalık kanuni süresinden sonra sunduğu 10.04.2015 havale tarihli dilekçeyle temyiz ettiği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Suça sürüklenen çocuk … hakkında (mağdurlar … ile…’ya yönelik) yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezaların nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, suça sürüklenen çocuk müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk … hakkında (mağdur …’ye yönelik) çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suça sürüklenen çocuk hakkında müsnet suçtan dolayı 5237 sayılı TCK’nın 103/2-4. maddeleri gereğince belirlenen cezada aynı Kanunun 31/2. maddesi ile 1/2 oranında indirim yapıldığında bulunan 7 yıl 6 ay hapis cezasının aynı maddenin son cümlesi uyarınca 7 yıla indirilmesi ve takdiri indirimin de bu miktar üzerinden yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sonuç cezanın fazla tayini,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye istinaden düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında TCK’nın 31/2. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümde yer alan “… 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına…” ibaresinden sonra gelmek üzere ” … ve suça sürüklenen çocuğa verilen 7 yıl 6 ay hapis cezasının TCK’nın 31/2-son maddesi gereğince 7 yıl hapis cezasına indirilmesine…” ibaresinin ve TCK’nın 62. maddesinin tatbikine ilişkin kısımda yer alan “…6 yıl 3 ay hapis…” ibaresinin çıkarılarak yerine “…5 yıl 10 ay hapis…” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.10.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.