Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/19040 E. 2023/4380 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/19040
KARAR NO : 2023/4380
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Beraat

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan mağdure ve velayet hakkı sahibi annesi …’nin soruşturma aşamasında şikayetçi olmaları dolayısıyla mağdureye yaş küçüklüğü nedeniyle atanan vekilinin temyiz istemi, aynı zamanda katılma istemi olarak değerlendirilmiştir.
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Saray (Tekirdağ) Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.05.2016 tarihli, 2014/118 Esas, 2016/357 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında cinsel taciz suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 02.01.2021 tarihli ve 14-2017/2026 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 105 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

2. 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 03.12.2013 tarihli sorgu işlemi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiş, bu sebeple Tebliğnamedeki onama isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.

III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Saray (Tekirdağ) Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.05.2016 tarihli, 2014/118 Esas, 2016/357 Karar sayılı kararına yönelik katılan mağdure vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

19.06.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.