Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/18521 E. 2023/2994 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18521
KARAR NO : 2023/2994
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR :Cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, reşit olmayanla cinsel ilişki
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanık hakkında Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından çocuğun nitelikli cinsel istismarı, cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açılmıştır.

2. Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2016 tarihli ve 2015/293 Esas, 2016/241 Karar sayılı kararı ile sanığın nitelikli cinsel saldırı ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından beraatine, reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan verilen mahkumiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, re’sen tespit edilecek hususlarla kararın bozulması talebine ve re’sen tespit edilecek hususlara ilişkindir.

B. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz Sebepleri
Sanık hakkında bir takım suçlardan beraat kararı verilmesi ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkumiyetine karar verilmesinin eksik inceleme sonucu verildiğini, usul ve yasaya aykırı olan kararı temyiz ettiğine re’sen tespit edilecek hususlara ilişkindir.

C. Katılan Bakanlık Vekilinin temyiz Sebepleri
Mağdure hakkında düzenlenen adli raporlarda sanığın cinsel saldırıda bulunduğunun açıkça sabit olduğuna, sanığın mağdure ile şantaj ve tehditle birlikte olduğuna, delillerin aksine sanığın beraatine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, yeterli araştırma yapılmadığına, hükmün bozulması talebine ve re’sen tespit edilecek hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Katılan mağdurenin beyanına göre, sanık ile Kayseri ilinde yaşamasından kaynaklı tanıştıkları, kendisinin lise öğrencisi olduğu dönemde sanığın servis şoförlüğü yaptığı ve kendisinin de sanığın kullanmış olduğu okul servisine bindiğini, ilk olay tarihinde sanığın zorla kendisine vücuda organ sokmak suretiyle cinsel istismarda bulunduğunu beyan ettiği, daha sonra olay yerinden ayrılarak kendisini eve bıraktığını, kendisinin direndiğini ancak gücünün yetmediğini, bu olaydan bir hafta sonra katılanın sanık ile kendisine yaptığı kötü muameleyi konuşmak için tekrar gittiğini ve sanığın kendisini aynı olay yerine götürdüğünü ve burada kendi isteği dışında yine cinsel ilişkiye girdiğini, sanığın bu cinsel ilişki sırasında cinsel ilişkilerini içeren görüntüler çektiğini ve videoyu kendisine gösterdiğini, bu videoyla kendisine şantajda bulunarak bundan sonra sürekli cinsel ilişkiye girmesi gerektiğini, sanığın elinde bulunan bu cinsel ilişki görüntülerinden dolayı sanıkla sürekli cinsel ilişkiye girdiğini, şantajından dolayı Kayseri’de çeşitli zamanlarda cinsel ilişkiye girdiğini, sanığın kendisinden çıplak fotoğraflarını istediğini ve gönderdiğini, apartta bir hafta boyunca sürekli şantajla cinsel ilişkiye girdiğini, yine sanığın elinde bulunan videodan kaynaklı çekinerek sanığın istediklerini yaptığını, sanıkla sinemaya gittiğini, bu şekilde sanığın üzerine atılı suçu işlediğinden bahisle şikayetçi olduğunu beyan ettiği, sanık savunmalarında katılanın anlattığı bütün cinsel ilişki olayının katılanın isteği ve rızası dahilinde cereyan ettiğini, talimatla alınan tanık … *****’ün beyanında sanığın savunmalarını doğruladığı, kendisi, sanık ve katılan olduğu halde sinemaya gittiklerini, piknik yaptıklarını ve sanık ile katılanın sevgili gibi görüştüklerini beyan ettiği, her ne kadar katılan sanıkla olan ilişkilerini sanığın yönlendirmesi ve baskısı sonucu devam ettirmek zorunda kaldığını beyan etmiş ise de, sanığın cep telefonuna gönderilen çıplak fotoğraf ve diğer görüntüleri bizzat kendisinin gönderdiğini kabul etmesi, yine bizzat katılanın beyanına göre aralarındaki ilişkinin 12.02.2015 tarihinden 11.10.2015 tarihine kadar yani yaklaşık sekiz ay gibi uzun bir süre devam etmiş olması, bu süreçte Kayseri ili Pınarbaşı ilçesinde,Kayseri il merkezinde ve Kırıkkale’de bir çok kez cinsel ilişkiye girmiş olmaları, bu süreçte sanığın uzun süreliğine İstanbul’a gitmesi, yani fiilen katılandan ayrı kalmasına ve bu çerçevede katılanın imkan bulmasına rağmen şikayetçi olmaması veya yakınlarıyla bu durumu paylaşmamış olması dikkate alındığında katılanın zorla ve baskıyla cinsel ilişkiye girdiği şeklindeki beyanları hayatın olağan akışına uygun bulunmayarak beyanlarına itibar edilmemiş ve bu çerçevede cinsel ilişkinin rıza ile gerçekleştiğini kabul etmek gerekmiştir. Cinsel ilişkinin gerçekleştiği sekiz aylık süreçte cinsel ilişkinin bir kısmı katılanın on beş-on sekiz yaş aralığında olduğu dönemde gerçekleşmiştir. Bu durumda katılanın sanıktan şikayetçi olması da göz önüne alındığında katılanın on sekiz yaşından küçük olduğu dönemde gerçekleşen cinsel ilişkilerin “Reşit olmayanla cinsel ilişki” boyutunda kaldığı ve bu eylemin birden fazla kez gerçekleşmesi göz önüne alındığında sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 104 üncü maddesinin birinci fıkrası, 43, 62, 53 üncü maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, katılanın on sekiz yaşını doldurmasından sonra gerçekleşen rızaya dayalı cinsel ilişki aynı Kanun’un 102 nci maddesi kapsamında suç teşkil etmediğinden bu suçlamayla ilgili olarak sanığın beraatine, aynı şekilde sekiz aylık süreçteki ilişki rızaya dayalı olduğundan “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu” da oluşmayacağından bu suçtan da sanığın beraatine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Hükmün Temyiz İncelemesinde
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafii, katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

B. Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Cinsel Saldırı Suçlarından Kurulan Hükümlerin Temyiz İncelemesinde
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerin birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, katılan mağdure vekili ile katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir. İlk derece mahkemesince gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 11.10.2015 olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.

V. KARAR
Sanık Hakkında Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Mahkumiyet, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Cinsel Saldırı Suçlarından Kurulan Beraat Hükümlerinin Temyiz İncelemesinde
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.06.2016 tarihli ve 2015/293 Esas, 2016/241 Karar sayılı kararında sanık müdafii, katılan mağdure vekili ve katılan Bakanlık vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii katılan mağdure vekili ve katılan Bakanlık vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.05.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye …’un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK’nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.