Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/18510 E. 2023/1335 K. 13.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18510
KARAR NO : 2023/1335
KARAR TARİHİ : 13.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/79 E. 2016/279 K.
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesince verilen kararın; 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Çorlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.05.2016 tarihli ve 2016/79 Esas, 2016/279 Karar sayılı kararı ile sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediğinden 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14-2016/373004 sayılı Tebliğnamesi ile onama görüşlü olarak Dairemize tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
Katılan vekili özetle; Yargıtay’ın yerleşik içtihatları göz önüne alınarak, görgü tanığı bulunmayan olayda, kendisini suçtan kurtarmaya yönelik olarak inkarda bulunabileceği düşünülen sanık savunması yerine, saptanabilen başka bir amacı bulunmadığı gibi, henüz genç ve bekar bir genç kız olması nedeniyle kendi iffetine zarar verecek şekilde yalan da söyleyemeyeceği değerlendirilen mağdurenin iddialarına itibar etmek gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. OLAY VE OLGULAR
İlk derece mahkemesi tarafından, katılan ile sanığın aynı iş yerinde çalıştıkları, olay günü sanığın katılana yönelik cinsel tacizde bulunduğu iddiası ile ilgili olarak açılan kamu davasında yapılan yargılama neticesinde sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak mahkûmiyetine yeterli kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediğinden 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre sanığın aksi ispatlanamayan inkara yönelik savunması, mağdurun savunmasını destekleyen tanık anlatımları bulunmaması karşısında, sanığın atılı suçu işlediğine dair şüpheden uzak, somut ve inandırıcı delil bulunmadığından katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Çorlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.05.2016 tarihli ve 2016/79 Esas, 2016/279 Karar sayılı kararın da katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,13.03.2023 tarihinde karar verildi.