Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/16909 E. 2023/945 K. 27.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16909
KARAR NO : 2023/945
KARAR TARİHİ : 27.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI :

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.04.2016 tarihli ve 2016/137 Esas, 2016/699 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında cinsel taciz suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrası, ikinci fıkrasının (d) bendi ile aynı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin birinci ve altıncı fıkraları uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 05.11.2020 tarihli ve 14-2016/308640 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan mağdure vekilinin temyiz isteği; sanığın eylemlerinden ötürü cinsel istismar ve tehdit suçundan cezalandırılması yerine eylemin cinsel taciz olarak kabulü ile az ceza verildiğine ilişkindir.

2. Sanığın temyiz isteği; samimi beyanda bulunarak amacının arkadaşlık kurmak olduğunu belirtmesine karşın mahkumiyet hükmü kurulmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; suç tarihi olan 10.01.2016 günü sanığın … isimli sosyal medya uygulamasında kullanımında olan profil sayfası üzerinden daha önceden tanışıklığının bulunmadığı katılan mağdure …’nin kullandığı sosyal medya hesabına saat 17.29’da “Sevdim seni”, 17.31’de “Aşık oldum sana”, 17.35’te “Çok yakınım sana” ve 17.36’da “Dur zile basım cama çık” şeklinde mesajlar göndererek cinsel taciz suçunu işlediği kabul olunarak mahkumiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Mahkemece sanığın katılan mağdureye gönderdiği kabul edilen mesaj içeriklerinin cinsellik içermemesi karşısında mevcut haliyle eylemin 5237 sayılı Kanun’un 123 üncü maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturup, öngörülen cezanın üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükmü kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’la yeniden düzenlenen 5271 sayılı Kanun’un 251 inci maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanun’un geçici 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas 2020/33 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’a 7188 sayılı Kanun’un 31 inci maddesiyle eklenen geçici 5 inci maddesinin (d) bendinde yer alan “Kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “Basit yargılama usulü” yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle hukuka aykırılık bulunmuştur.

2. Bozma sebebine uygun olarak Tebliğname’de onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ünye 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.04.2016 tarihli ve 2016/137 Esas, 2016/699 Karar sayılı kararına yönelik sanığın ve katılan mağdure vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.02.2023 tarihinde karar verildi.