Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/15968 E. 2023/1541 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15968
KARAR NO : 2023/1541
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun ( 5271 sayılı Kanun ) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Katılan …’nin, 27/09/2014 günü 0 553 **** numaralı telefon numarasından 0535 **** numaralı telefonuna cinsel içerikli mesajlar aldığından bahisle Cumhuriyet Başsavcılığına müracaatta bulunması ile sanık hakkında cinsel taciz suçundan kamu davası açılmıştır.

2. Ödemiş 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2014/664 Esas, 2016/130 Karar sayılı kararı ile sanığın cinsel taciz suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz İstemi
Mesajları kendisinin göndermediğine, sözkonusu hattı sattığına, mesajların taciz içerikli olmadığına ilişkindir

III. OLAY VE OLGULAR
1. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; 09.10.2014 tarihli katılana ait 0535 … **** nolu hatta ilişkin telefonun mesajlar bölümü incelenerek tutulan tutanakta; 27.09.2014 tarihinde 0553 … **** nolu telefondan bir demet kırmızı gül resmi mesajı geldiği, arkasından “Kalbin ateş olsa, yanmaya hatırım, sözlerin buz olsa, donmaya hazırım, gözlerin deniz olsa boğulmaya hazırım, son sözün, ölüm olsa senin için ölmeye hazırım, nazlı bebeğim,” arkasından ” Kar taneleri çok özeldir, biri diğerine asla benzemez, aynısı yer yüzüne bir daha inmez, sende çok özelsin, tıpkı kar taneleri gibi ” arkasından “Çok çok güzelsin, tıpkı ay parçası gibisin” şeklinde mesajların yazılı olduğu, görülmüştür.

2. Şu halde; sanık savunmasında, söz konusu taciz içerikli mesajları kendisinin çekmediğini beyan etmiş ise de; Ödemiş 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/176 Esas, 2015/361 Karar sayılı dosyasındaki savunmasında söz konusu hattı …’in kimlik fotokopisini kullanarak onun rızası olmadan çıkarttığını ama hiç kullanmadığını, İzmir’de ismini bilmediği telefon satıcısına sattığını beyan ettiği, kaldı ki abonelik sözleşmesi altındaki imzanın da sanığa ait olduğunun tespit edildiği, sanığın söz konusu mesajları kendisinin atmadığını belirten savunmasının kendisini suçtan kurtarmaya yönelik olduğunu ve aksini ispat eden delil sunamadığı görülmekle, sanığın üzerine atılı cinsel taciz suçundan cezalandırılmasına, sanığın tekerüre esas olan ve olmayan adli sicil kayıtlarının bulunduğu halde yeniden suç işlediği, bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede olumlu kanaat oluşmadığı anlaşılmakla sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 50, 51 ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına ve sanığın mahkemenin 30.06.2014 tarihinde kesinleşen 02.04.2012 tarih ve 2011/310 Esas, 2012/319 Karar sayılı ilamı ile mükerrir olduğu anlaşıldığından sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58 maddesi uyarınca tekerür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
1. Sanığın katılana yönelik cinsel taciz içeren mesajları göndererek müsnet suçu haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlediğinin tüm dosya içeriğinden anlaşılması karşısında 5237 sayılı Kanun’un 105 inci maddesinin birinci fıkrası ile belirlenen temel cezanın, koşulları oluştuğu halde aynı Kanun’un 105 inci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi ile arttırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması neticesinde eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni olarak sayılmamıştır.

2. Sanık hakkında kurulan hükme yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde, katılanın aşamalardaki beyanı, katılan tarafından dosyaya sunulan mesaj kayıtları, tanık beyanı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında hukuka aykırılık görülmemiştir.

3. Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların eleştiri nedeni dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ödemiş 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2014/664 Esas, 2016/130 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden eleştirilen husus dışında herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

21.03.2023 tarihinde karar verildi.