Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/14384 E. 2023/6644 K. 24.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/14384
KARAR NO : 2023/6644
KARAR TARİHİ : 24.10.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/280 E., 2016/46 K.
SUÇLAR : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.02.2016 tarihli ve 2015/280 Esas, 2016/46 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında;
a) Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonraki 103 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 43 üncü maddesi, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına

b) Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan; 5237 sayılı Kanun’un 109 uncu maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (f) bendi, beşinci fıkrası, 43 üncü maddesi, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 16.07.2020 tarihli ve 14-2016/135472 sayılı onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suça Sürüklenen Çocuğun Temyiz İsteği
Suça sürüklenen çocuğun aşamalardaki ifadelerinde mağdurenin kendisine on altı yaşında olduğunu söylediğini belirttiği, mağdure ile suça sürüklenen çocuk arasında yalnızca 1.5 yaş bulunduğu, mağdurenin yaşı hususunda hataya düşen suça sürüklenen çocuk hakkında hata hükümlerinin uygulanması gerektiği, belirtilen gerekçelerle atılı suçların unsurlarının oluşmadığı, mağdurenin fiziksel özellikleri itibariyle yaşından daha büyük göründüğü, mağdure hakkında kemik yaşı tespiti yapılması gerektiği, mağdur ve müştekinin şikayetçi olmadığı gözetilerek suça sürüklenen çocuk hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Mahkemece ”Suç tarihinde 15 yaşından küçük olan mağdure ile suça sürüklenen çocuk …’ün aynı okulda okudukları, suça sürüklenen çocuğun mağdureden iki üst sınıfta okuduğu, mağdure ve suça sürüklenen çocuğun değişik zamanlarda …’ün oturduğu eve gittikleri, burada birden çok kez ilişkiye girdikleri anlaşılmış, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı ve zincirleme şekilde çocuğu cinsel amaçlı olarak hürriyetinden yoksun kılma suçları sabit görülmüş atılı suçlardan cezalandırılması gerekmiş, her ne kadar mağdurenin 15 yaşından büyük olduğu düşüncesiyle mağdure ile arkadaşlık kurduğu savunulmuşsa da mağdurenin okuduğu okulun suça sürüklenen çocuk tarafından bilindiği, okuduğu sınıf itibariyle mağdurenin yaşının 15 den küçük olduğunu bilebilecek durumda olduğu, ayrıca mağdurenin gözlemlenen hali itibariyle nüfusa kayıtlı olduğu yaşta gözüktüğü anlaşıldığından savunmalarına itibar edilmemiş…” şeklindeki kabul ile atılı suçlardan hükümler kurulduğu anlaşılmıştır.

2. Deliller; savunma, mağdure ile annesinin beyanları, mağdureye ait doğum raporu, Denizli Devlet Hastanesi’nin 09.09.2015 tarihli raporu, Pamukkale Üniversitesi’ni 29.07.2015 tarihli raporu, soruşturma safhasındaki tanık anlatımları ve kolluk kuvvetlerince tutulan araştırma tutanaklarından ibarettir.

IV. GEREKÇE
Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda mağdurenin kendisine on altı yaşında olduğunu söylediğine dair savunması ile soruşturma aşamasında bunu destekler mahiyetteki tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, olayda 5237 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunduğu nazara alınıp, mevcut haliyle eylemin değişen vasfa göre aynı Kanun’un 104 üncü maddesinin birinci maddesinde düzenlenip, şikayet üzerine takip edilen reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğu ve mağdurenin velayet hakkına sahip olan annesi Halime’nin kovuşturma evresinde alınan ifadesinde şikayetçi olmadığı gözetilerek davanın düşmesine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun ise yasal unsurları itibarıyla oluşmadığından suça sürüklenen çocuğun beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması hukuka aykırı bulunmuştur. Bozma sebebine uygun olarak Tebliğnamedeki onama görüşüne iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde yer alan nedenlerle Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.02.2016 tarihli ve 2015/280 Esas, 2016/46 Karar sayılı kararına yönelik suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.10.2023 tarihinde karar verildi.