Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/13130 E. 2023/1827 K. 29.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/13130
KARAR NO : 2023/1827
KARAR TARİHİ : 29.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Reşit olmayanla cinsel ilişki, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 07.09.2015 tarihli iddianamesiyle, sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açılmıştır.

2. Antalya 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli, 2015/10 Esas, 2016/19 Karar sayılı kararı ile, sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı eylemi reşit olmayanla cinsel ilişki kabul edilerek 5237 sayılı Kanunun 104 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına; tehdit suçundan 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ise aynı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraat kararları verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 19.03.2020 tarihli ve 2016/98537 sayılı onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi
Teşdit uygulanmaması gerektiğine, sanığın mağdurun yaşını 20 olarak bildiğine ilişkindir.

B. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz İstemi
Kurulan hükümlerin sanık aleyhine bozulması gerektiğine ilişkindir.

C. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İstemi
Mağdurenin beyanlarının tutarlı ve samimi olduğuna, doktor raporu, tanık ifadeleri, whatsapp yazışmaları ve tüm dosya içeriğine göre mağdurun rızasının bulunmadığına, sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı, tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından cezalandırılması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Her ne kadar hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından cezalandırılması talebi ile kamu davası açılmış ise de; sanığın savunması, katılan mağdurenin ve tanıkların beyanları dikkate alındığında, katılan mağdurenin, sanıkla arkadaş ortamında tanışarak sevgili oldukları, olay tarihi olan 23/08/2015 günü saat 14:00 sıralarında Antalya …’nde bulunan bir cafede buluştukları, biraz muhabbet ettikten sonra sanığın “annemler bugün eve gelecek, evi toplamam gerek” diyerek katılan mağdureden yardım istediği, katılan mağdurenin de kabul etmesi üzerine birlikte Mazı Dağı’nda bulunan sanığa ait eve gittikleri, evi topladıktan sonra birlikte oturarak sevişmeye başladıkları, katılan mağdurenin beyanında belirttiği üzere kendisine ait tulumun arka fermuarını açması için sanıktan yardım aldığı ve sanığın da katılan mağdureye ait tulumu çıkartarak katılan mağdurenin rızası ile cinsel ilişkiye girdikleri, tekrar mağdure üzerini giyinirken tulumunun düğmelerini sanığın iliklediği ve birlikte motorsikletle evden ayrıldıkları, sanığın mağdureyi otobüs durağına bırakarak katılan mağdurenin evine gitmesine yardımcı olduğu kabul edilmiştir.

2. Her ne kadar katılan mağdure sanığın zorla kendisine tecavüz ettiğini iddia etmiş ise de; katılan mağdurenin duruşmada alınan ifadesinde; olay sırasında sanığa arkasını dönerek tulumunu çıkarmasına izin verdiğini ayrıca ilişki sonrasında da üstünü giyerken sanıktan tulumunu kapatmasını rica ettiğini beyan etmesi nazara alındığında olayın mağdurenin rızası ile gerçekleştiğini gösterdiği, zorla tecavüze uğrayan bir insanın bu şekilde davranmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, olay sebebi ile
mağdurenin sanıktan şikayetçi olduğu dikkate alındığında; sanığın eyleminin bir bütün halinde 5237 sayılı Kanun’un 104 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğu, katılan mağdure hakkında düzenlenen doktor raporundaki bulgular, katılan mağdurenin olay tarihinde on altı yaşında olması ve meydana gelen zararın ağırlığı nazara alındığında sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği kanaatine varılmıştır.

3. Her ne kadar sanık hakkında tehdit ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kamu davası açılmış ise de; katılan mağdurenin soyut beyanından başka sanığın, katılan mağdureyi tehdit ettiğine ve katılan mağdureyi zorla alıkoyduğuna ilişkin savunmasının aksini gösterir, mahkumiyetini gerektirir herhangi bir delil bulunmadığı, tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere olay sırasında on altı yaşında bulunan katılan mağdurenin rızasıyla sanığın evine gittiği, ayrıca sanığın mağdureyi cinsel eylem süresince ve bu süre ile sınırlı olacak şekilde alıkoyması eyleminin reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun unsuru içinde bulunması nedeni ile olayda kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun kanuni unsurlarının oluşmadığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Ve Tehdit Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşılmakla verilen hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık Hakkında Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Sanıkla mağdurun tanışma şekli ve zamanı, sanığın aşamalarda mağdurenin yaşını on sekizden büyük bildiği yönündeki savunması ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, olayda 5237 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı tartışıldıktan sonra hükme varılması gerekirken bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın eksik gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırı bulunmuştur. Bu nedenle tebliğnamedeki onama görüşüne iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Tehdit Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Antalya 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli, 2015/10 Esas, 2016/19 Karar sayılı kararında katılan mağdure vekili ve o yer Cumhuriyet savcısı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden, katılan mağdure vekili ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık Hakkında Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Antalya 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli, 2015/10 Esas, 2016/19 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafii, katılan mağdure vekili ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.03.2023 tarihinde karar verildi.