Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/12497 E. 2023/1428 K. 15.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12497
KARAR NO : 2023/1428
KARAR TARİHİ : 15.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.01.2016 Tarihli ve 2015/499 Esas, 2016/6 Karar Sayılı Kararı ile Sanığın,

a)Cinsel taciz suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,

b)Kişilerin huzur ve sükunu bozma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 123 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 25.02.2020 tarihli ve 14-2016/81972 sayılı, eylemlerin bütün halinde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilerek sadece bu suçtan mahkumiyet hükmü kurulması yerine ayrıca kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan da hüküm kurulmasının yerinde olmadığı düşüncesiyle hükümlerin bozulması görüşünü içeren Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanığın Temyiz İsteği
Katılan ile arasında bir dönem duygusal birliktelik yaşandığına, bu süre boyunca kendisinin birçok borcunu ödediğine, mesaj geçen silikonları kendisinin taktırdığına, katılanın kendisine ödeme yapacağını belirttiğine, bu vaadini hatırlatmak için mesaj gönderdiğine, atılı suçları işlemeye yönelik kastının bulunmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Katılan ile sanığın arkadaş oldukları, sanığın katılan ile olan arkadaşlığını duygusal boyutta devam ettirmek istediği, sanığın katılan istemediği halde aramaya devam ettiği, daha önceden sanık hakkında katılana yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği; ancak sanığın katılanı aramaya devam edip iddianamede belirtildiği üzere 18.07.2015 günü saat 02.21’de “3 sene oldu, her gün her gece her akşam muhasebe yaptım. Nerde hata yaptım, bulamadım. Sen bulduysan söyle. O pazartesi arayacaktın ya her pazartesi bekliyorum. Ölene kadar bekleyeceğim. Şişli sabahlara kadar bekledim. Bir kere iyi olduğunu görebilmek için bir kere ara da o güzel sesini duyayım. O güzel … nerede? Sen oziyi affedeceksin biliyorum ama bekliyorum.”, yine aynı gün saat 02.22’de “Yeter silikonların paylaşın emi.” şeklindeki mesajları gönderdiği, böylece atılı suçları işlediği kabul edilmiştir.

IV. GEREKÇE

SUÇ VASFI YÖNÜNDEN
1.Mahkemece sanık tarafından katılana gönderildiği kabul edilen mesajların cinsel içerikli olmadığı anlaşıldığından, sanığın sübuta eren eylemlerinin bütün halinde basit yargılama usulüne tabi olan ve 5237 sayılı Kanun’un 123 üncü maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yanılgılı değerlendirmeyle hem cinsel taciz hem de kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından hükümler kurulması, hukuka aykırı görülmüştür.
2.Bozma sebebine göre Tebliğnamedeki eylemlerin bütün halinde cinsel taciz suçunu oluşturduğuna yönelik görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.01.2016 tarihli ve 2015/499 Esas, 2016/6 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
15.03.2023 tarihinde karar verildi.