Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2021/12100 E. 2023/1093 K. 06.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12100
KARAR NO : 2023/1093
KARAR TARİHİ : 06.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenen 2015/1949 Esas sayılı iddianame ile sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açılmıştır.

2. Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2016 tarihli ve 2015/183 Esas, 2016/5 Karar sayılı kararı ile sanığın reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 104 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına; çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan 5237 sayılı Kanun’un 234 üncü maddesinin üçüncü fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına dair oy çokluğuyla karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.02.2020 tarihli ve 14-2016/61681 sayılı Tebliğnamesi ile onama görüşlü olarak Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Sanığın mağdurenin yaşında esaslı hataya düştüğüne, on sekiz yaşından büyük gösterdiği de sabit olduğundan hata hükümlerinden yararlanarak beraatinin gerektiğine, intikal geç olmasına, yaşta esaslı hata nedeniyle çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan beraatinin gerektiğine, ilişkindir.

B. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz Sebepleri
Mahkemenin hata kabulünün yanlış olmasına, okula gitmeyerek sanığın evine giden mağdurenin okul üniformalarını her gün giymeden çıkmasının beklenemeyeceğine, sanığın mağdureyi ailesi ile tanıştıracağını söyleyerek hile ile evine götürdükten sonra rızası dışında cebir tehditle birliktelik yaşandığına, muhalefet şerhinin yasaya uygun olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Mahkemece dinlenen tanık Ş.J.’nin, “hayvan bakıyorum, annemlere ait bir çiftlik evi de vardır, sanık 3-4 aydır yanımda çalışıyordu, bu arada mahalleden tanıdığım ve daha sonradan yanımda çalışmaya başlayan sanık bir defasında annemlerin kaldığı çiftliğe kız arkadaşı olduğunu söyleyerek mağdureyi de getirmişti, yarım saat kırk beş dakika kadar çiftlikte kalıp gezdiler, ben mağdurenin kaç yaşında olduğunu bilmiyorum ancak mağdure on yedi yaşında olduğunu söylemişti, ben mağdure ve sanığı yakın arkadaş olarak görmüştüm, mağdurenin ailesi de bu ilişkiden haberdarmış, aralarında söz yapmışlardı, hatta yüzük dahi takmışlardı, çiftçiği gezmeye geldiklerinde parmaklarında yüzük de vardı, kızın ailesinin de haberi varmış, daha sonra kızın annesi bizi aradı, …’ın babası hayatta olmadığı için ben de yardımcı olmak istedim, kararlaştırdığımız günde kızın evine … ile ben gittik, kızı babasından istedim, ancak babası aile büyükleri ile konuşup cevap vereceğini söyledi, bunun öncesinde mağdure ile sanığın cinsel ilişkiye girdiğinden haberim yoktu, daha sonra kızın ailesinin şikayetçi olduğunu öğrendim” demiştir.

2. Mahkemece takdiren yeminsiz dinlenen tanık …. sanığın ağabeyi olduğunu, mağdure ile öncesinde tanışmadığını, tahminen 2-3 ay önce sanığın mağdure ile arkadaş olarak görüştüğünü öğrendiğini, bir gün sanık ile mağdure ve sanığın patronu … ile birlikte Edirne’deki Emirgan’a gittiklerini, burada sanık ve mağdurenin konuşurken sanık işe gidip gelirken sokakta görüp mağdure ile tanıştıklarını öğrendiğini, genellikle sanığın sabah 6 gibi çiftliğe gidip hayvanlara baktığını, 8 gibi tekrar eve geldiğini, bir iki saat evde durduktan sonra tekrar hayvanlara bakmaya gittiğini, mağdurenin de genellikle okula gitmediğini, sanığın evde olduğu saatleri bildiğini, sabah okula gitme saati olan 8 gibi evlerine geldiğini ve evde kaldığını, kendisinin işitme engelliler okulunda stajyer olduğu için 8 de evden çıktığını, öğleden sonra da saat 15.00 gibi evde olduğunu, bu süre içerisinde annesi de çalıştığı için mağdure ve sanığın evde yalnız kaldıklarını, işten döndükten sonra mağdureyi evde gördüğünü ancak tahminen okulun bitme saatlerinde mağdurenin evlerinden kendi evlerine gittiğini sandığını, mağdurenin sanıkla tanışmasından sonra mağdureyi facebook hesabına eklediğini, profilinde 1995 doğumlu yazdığını, mağdurenin hangi okula ve kaçıncı sınıfa gittiğini bilmediğini beyan etmiştir.

3. Mağdurenin babası katılan …’un 30.05.2015 günü saat 22.00 sıralarında 155 polis hattını arayarak kızı olan mağdurenin cinsel istismara maruz kaldığını beyan ederek şikayetçi olduğu anlaşılmıştır.

4. Tüm dosya kapsamına göre; sanığın 21.04.2015 tarihinde on beş yaşından küçük mağdureye karşı cinsel istismarda bulunduğundan bahisle kamu davası açılmış, sanığın gerek mağdurenin fiziki görünümünden gerek sosyal paylaşım sitesindeki mağdurenin kişisel paylaşım bilgilerinden on beş yaşından büyük olduğu konusunda hataya düştüğü kabul edilmiş ise de sanığın mağdurenin yaşının on sekizden küçük olduğunu bilebilecek durumda olduğu, mağdurenin beyanları ile gözlemlenen fiziki görünümü ve kemik yaşının tespitine ilişkin Adli Tıp Kurumu raporu dikkate alındığında, sanığın mağdurenin on sekiz yaşından küçük olduğunu bilmediğine ilişkin savunmasına itibar edilemeyeceği anlaşıldığından atılı suçtan cezalandırılmasına, sanığın 21.04.2015 tarihinde on sekiz yaşından küçük mağdureye karşı cebir tehdit hile ile gerçekleştiği de tesbit edilemeyen bir şekilde arkadaşlık yaptığı dönemde okul saatlerinde ve cinsel ilişkide bulunduğu sırada “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunu da işlediği anlaşılmakla atılı suçtan cezalandırılmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Hükme İlişkin
1. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Katılan mağdurenin aşamalardaki beyanları, mağdurenin olaydan yaklaşık yedi ay sonra kovuşturmada mahkemece bizzat dinlenmiş olması, kovuşturmada yapılan gözlem, katılan mağdurenin sanığın evinde çekildiği kabul edilen fotoğraflarının kovuşturmada değerlendirilmesi, adli raporlar, savunma, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olduğu anlaşılmakla sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu yönünden tesis edilen hükümde hukuka aykırılık bulunmamış ve sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden reddine karar verilmesi gerekmiştir.

2. Katılan Mağdure Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Katılan mağdurenin aşamalardaki beyanları, mağdurenin olaydan yaklaşık yedi ay sonra kovuşturmada mahkemece bizzat dinlenmiş olması ve yapılan gözlem, katılan mağdurenin sanığın evinde çekildiği kabul edilen fotoğraflarının kovuşturmada değerlendirilmesi, adli raporlar, savunma, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olduğu anlaşılmakla sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu yönünden tesis edilen hükümde hukuka aykırılık bulunmamış ve katılan mağdure vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.

B. Sanık Hakkında Çocuğun Kaçırılması ve Alıkonulması Suçundan Kurulan Hükme İlişkin
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kamu davası açıldığı, mahkemece yargılama sonunda gerekçesinde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun sübut bulduğu belirtilerek cezalandırılmasına karar verildiği açıklanmış ise de hüküm yerinde çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan hüküm tesis edildiği anlaşılmakla, gerekçe ile hüküm arasında çelişki meydana getirilmesi hukuka aykırı bulunmuş, Tebliğnamedeki onama düşüncesine bu nedenle iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
A. Sanık Hakkında Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenlerle Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2016 tarihli ve 2015/183 Esas, 2016/5 Karar sayılı kararında sanık müdafii ile katılan mağdure vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık Hakkında Çocuğun Kaçırılması ve Alıkonulması Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.01.2016 tarihli ve 2015/183 Esas, 2016/5 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafii ile katılan mağdure vekilinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.03.2023 tarihinde karar verildi.