YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/11217
KARAR NO : 2022/4154
KARAR TARİHİ : 28.04.2022
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Katılan Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Mahkeme tarafından 13.09.2019 günü yüzüne karşı verilen hükmü katılan Bakanlık vekilinin, CMUK’nın 310/1. maddesinde düzenlenip, tefhimden işlemeye başlayan bir haftalık kanuni süresinden sonra sunduğu 04.10.2019 havale tarihli dilekçeyle temyiz ettiği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık müdafisi ile katılanlar vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Mahkemece gerçekleştirilen yargılama sonucunda kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesini yapan Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesinin 22.04.2019 gün ve 2015/4805 Esas, 2013/92 Karar sayılı ilamında sanık ve müdafisince mağdurenin yaşına itiraz edilip ayrıca hata hükümlerinin uygulanması yönünde talepte bulunulmasına rağmen bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesi nedeniyle hükmün bozulmasından sonra söz konusu ilama uyan mahkemece yapılan araştırmada hastane doğumlu olduğu tespit edilen mağdure ile ilgili olarak;
Sanığın aşamalarda mağdurenin kendisine on sekiz yaşında olduğunu söylediği yönündeki savunması ile bunu destekler nitelikte Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulunun 24.11.2011 günlü mağdurenin kemik yaşını on sekiz yaş sonu ile uyumlu olduğunu bildirir rapor içeriği ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında; 5237 sayılı TCK’nın 30. maddesinde düzenlenen hata hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı tartışıldıktan sonra karar verilmesi gerekirken bu konuda bir değerlendirme yapılmaksızın mağdurenin hastane doğumlu olduğunun belirlenmesi nedeniyle sözkonusu maddenin uygulanamayacağı şeklindeki hatalı gerekçeyle anılan maddenin tatbikine yer olmadığına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.