Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2020/7228 E. 2021/828 K. 24.02.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/7228
KARAR NO : 2021/828
KARAR TARİHİ : 24.02.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Tefecilik
Hüküm : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile UYAP sorgusuna göre Söğüt Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2008/328 sayılı soruşturma evraklarında tefecilik suçundan sanık hakkında kovuşturulmasına yer olmadığı kararı verildiği anlaşılmış olmakla, işbu dosyanın tefecilik suçuna ilişkin suç tarihinin son eylemin gerçekleştiği 2010 yılı olması, takipsizlik kararına göre suç tarihinin 2007, karar tarihinin ise 2008 yılında verildiği nazara alındığında, 5271 sayılı CMK’nın 172/2. maddesine göre kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak yeni delil elde edilmedikçe aynı fiilden dolayı kamu davası açılamayacağı, aynı Kanunun 173. maddesinde de kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz usulünün düzenlendiği, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın tebliğ sonucu itiraz edilmeden kesinleşmesi veya itirazın mercince reddedilmesi halinde, yeni delil elde edilmeden açılan kamu davasında beraat kararı verilemeyeceği gözetilerek, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın suçtan zarar görene ve mağdur Hazineye tebliğ edildiğine dair tebligat parçalarının incelenen dosya içinde bulunmadığı nazara alınıp, tebligat yapılıp yapılmadığı ile bu kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, tebligat yapılmamış ise kovuşturma yapılmasına yer olmadığına ilişkin kararın suçtan zarar gören Hazineye ve mağdura tebliği ile karara itiraz edilmesi halinde sonucuna göre Söğüt Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/328 sayılı soruşturma dosyalarının akıbeti araştırılıp tasdikli suretinin temininden sonra konusunun aynı olduğu ve kesinleştiğinin anlaşılması halinde bu eylem bakımından kamu davasının reddine karar verilmesi; anılan kararın kaldırılıp sanık hakkında iddianame düzenlenerek kamu davası açılması halinde ise davaların birleştirilmesi cihetine gidilmeden sanık hakkında zincirleme şekilde tefecilik suçunu işlediğinden bahisle hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
a)28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa’nın 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesi hükmüne aykırı olarak infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına karar verilmesi,
b)TCK’nın 53/1 maddesinin 24/11/2015 tarih ve 29542 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararındaki iptal edilen hususlar ile 15.04.2020 gün ve 13100 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliklerin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
c)Suç tarihinin en son senet tanzim tarihi 01/05/2010 tarihi yerine gerekçeli karar başlığında 20/06/2012 olarak gösterilerek CMK’nın 232/2-c maddesine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321. ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 24/02 /2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.