Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2015/9233 E. 2016/391 K. 25.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/9233
KARAR NO : 2016/391
KARAR TARİHİ : 25.01.2016

Tebliğname No : 8 – 2011/209008
Mahkemesi : Ordu 2. Asliye Ceza
Tarihi : 31.03.2011
Numarası : 2010/4 – 2011/204
Suç : Kenevir ekme, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma, 6136 sayılı Kanuna muhalefet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık M.. İ.. hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık M.. İ.. hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
a-Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin
infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,
b-Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
3-Sanık Y.. G.. hakkında kurulan hükümlerin incelenmesine gelince;
UYAP sisteminden alınan ve dosya içerisine konulan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 11.10.2012 tarihinde öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK’nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.