Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2015/3196 E. 2016/1093 K. 15.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3196
KARAR NO : 2016/1093
KARAR TARİHİ : 15.02.2016

Mahkemesi : ………… ….. Sulh Ceza
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Anayasa’nın 40/2, 5271 sayılı CMK’nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm fıkrasında, hükme karşı başvurulacak kanun yolu, merci, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcı açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerektiğinden; hüküm ve tebliğ tarihinde bir başka suçtan cezaevinde bulunan sanığa 05.04.2011 tarihli hükme yönelik “bulunduğu ceza infaz kurumu müdürüne beyanda bulunmak veya bu konuda bir dilekçe vermek suretiyle hükmü temyiz edebileceği” hususunu gösteren geçerli bir tebligatın yapılmadığı anlaşıldığından; 03.08.2011 tarihli temyiz isteminin yasal süresinde olduğu kabul edilip 16.08.2011 tarihli temyiz talebinin reddine ilişkin karar kaldırılarak 05.04.2011 tarihli hükme yönelik yapılan incelemede;

Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;

a- Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanun’un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,

b- Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun’un 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”

Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.