Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2015/17208 E. 2015/8396 K. 22.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/17208
KARAR NO : 2015/8396
KARAR TARİHİ : 22.12.2015

Mahkemesi : Asliye Ceza

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ….’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına, 191/5. madde gereğince tedbirin gereklerine uygun davrandığı takdirde kamu davasının düşürülmesine, aksi takdirde davaya devam olunarak hüküm kurulmasına dair … Asliye Ceza Mahkemesinin 24/09/2014 tarihli ve 2014/223 esas, 2014/45 sayılı kararı ile ilgili olarak;
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 9. fıkrasında “Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171. maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır.’” şeklinde bir hükme yer verildiği, keza 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191. maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191. madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenlemeler nazara alınarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin değişiklikten önceki ve sonraki hali ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. madde hükümleri birlikte değerlendirilerek, sanığın lehine olan hükümlerin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 16.10.2015 tarih ve 2015/20626/66571 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.11.2015 tarih ve 2015/350166 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tüm dosya kapsamına göre … Asliye Ceza Mahkemesinin 24.09.2014 tarihli 2014/223 esas, 2014/45 karar sayılı kararıyla sanık … hakkında TCK’nın 191/1, 3, 4, 5. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, Kanun yararına bozma talebine konu edilen 24.09.2014 tarihli kararın tek sanığının …olduğu ve … Cumhuriyet Başsavcılığı ilamat İnfaz Bürosu’nun 29.06.2015 tarihli kanun yararına bozma talebi hakkındaki yazısında da adı geçen “…” hakkında kanun yararına bozma yoluna gidilmek üzere dosyanın Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderildiği,….’in anılan dosyanın sanığı olmadığı halde adının kanun yararına bozma istemine sehven yazıldığı anlaşıldığından … yönünden Kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.