Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2015/16279 E. 2016/843 K. 08.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16279
KARAR NO : 2016/843
KARAR TARİHİ : 08.02.2016

Mahkemesi : ……. Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

1- Sanıklar ….. …… ve ….. ….. hakkında kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;

Tayin olunan cezanın süresi itibariyle şartları oluşmadığından, sanık ….. ……. müdafiinin duruşma isteminin CMUK’nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,

Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.

Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp, sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafileri ile Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,

2- Sanıklar …… ….. ve …… …… hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyize gelince;

a)İddia, oluş, hts raporları, sanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkların, suça konu uyuşturucu maddeyi hakkında mahkumiyet kararı onanan diğer sanık ….. ….. ile eylem ve fikir birliği içinde naklettikleri anlaşıldığından, sübuta eren ve unsurları yönünden oluşan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyetleri yerine, yazılı gerekçeyle beraatlerine karar verilmesi,

b)Kabul ve uygulamaya göre de; beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık ….. …… yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5. maddesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanık …. ….. müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 08.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.