Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2015/1314 E. 2015/7050 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/1314
KARAR NO : 2015/7050
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

Tebliğname No : 10 – 2009/160426
Mahkemesi : Ankara 3. Ağır Ceza
Tarihi : 07.04.2009
Numarası : 2007/104 – 2009/105
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık A.. G.. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
a-Suça konu maddelerin nitelik ve miktarına ilişkin bilirkişi raporlarının sanığa okunduğu duruşma tutanağına geçirilmesine rağmen denetime imkan verecek şekilde dosyada bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
b-İletişimin tespiti ve dinlenmesi konusunda alınan tüm kararların ve adli emanette kayıtlı iletişim tespit tutanaklarının aslı veya onaylı örneklerinin dosyaya getirtilip sanığa duruşmada okunarak, diyeceklerinin sorulması ile görüşmelerin kendilerine ait olmadığını belirtmesi halinde, ses örneklerinin alınması ve ses kayıtlarının sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinde veya uzman bir kurum ya da kuruluşa ses analizi yaptırılarak rapor alınması; görüşmelerin sanığa ait olduğunun belirlenmesi halinde ise CMK’nın 230/1. maddesi gereğince hükmün gerekçe bölümünde sanığın lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirlenmesi gerektiği gözetilerek, bu kapsamda sanığın hangi tarihte kimle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların nasıl yorumlandığının açıklanması ile gerçekleşen somut olgularla bağlantısının

gösterilmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve ret edilenlerin belirlenmesi, ulaşılan kanıya göre sanığın sabit kabul edilen fiili açıklanarak bunun nitelendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun saptanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu madde buludurma suçundan kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
Sanıklar hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanıkların bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemedikleri belirlendikten sonra;
a)Sanıklar hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanıklar bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanıklar hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”,
b)Sanıklar bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”
Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin öncelikle bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 09.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.