YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3749
KARAR NO : 2014/12283
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütü üyesi olma, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, silahlı terör örgütünün propagandasını yapma, patlayıcı madde bulundurma, resmi evrakta sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma, 2911 sayılı Kanuna muhalefet
Hüküm : 1- Sanık … hakkında;
a- TCK’nın 314/3, 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 53/1-2-3, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet (2 kez)
b- 04.09.2005-01.06.2005-25.11.2007 tarihli propaganda suçundan; 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet (3 kez)
c- TCK’nın 174/1-2, 53/1-2-3, 52, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
d- 25.11.2007 tarihli sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9, 54, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca mahkumiyet, müsadere
e- 01.06.2005-04.09.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçu ile 13.09.2006 tarihli başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan; Beraat
2- Sanık … hakkında; 04.09.2005-01.06.2005 tarihli propaganda suçundan; 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet (2 kez)
3- Sanık … hakkında;
a- 14.08.2005 tarihli propaganda suçundan; 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- 25.11.2007 tarihli sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, TCK’nın 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
c- Silahlı terör örgütü üyesi olma, 15.08.2004 -04.09.2005-14.08.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan; Beraat
4- Sanıklar … ile …
hakkında; Silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan; Beraat
5- Sanık … Koca hakkında;
a- 15.09.2006 tarihli propaganda suçundan; 3713 sayılı Kanunun 7/2-2. cümle, TCK’nın 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- Silahlı terör örgütü üyesi olma, 04.09.2005 tarihli propaganda ve 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçlarından; Beraat
6- Sanık … hakkında;
a- 3713 sayılı Kanunun 7/2-2. cümle, TCK’nın 53/1-2-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükmolunan cezaların sürelerine göre şartları bulunmadığından sanık … ve müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMUK’nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE,
1-Sanıklar…ve … hakkında silahlı terör örgütü üyesi olma, sanık … hakkında patlayıcı madde bulundurma, 25.11.2007 tarihli sahtecilik, sanık … hakkında silahlı terör örgütü üyesi olma ve sahtecilik suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
Sanık …’nin 13.09.2006 ve 25.11.2007 tarihli olaylarda kardeşine ait kimliği, üzerinde sahtecilik yaparak kullandığı anlaşıldığından 13.09.2006 tarihli eylemle ilgili olarak sahtecilik suçundan TCK’nın 204/1. maddesi uyarınca, 25.11.2007 tarihli eylemle ilgili olarak ise başkasının kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan TCK’nın 268. maddesi delaletiyle 267. maddesi uyarınca zamanaşımı süresi içinde her zaman dava açılması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar … hakkında sahtecilik ve patlayıcı madde bulundurma, sanık … hakkında ise sahtecilik suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar …, …, … ve …’a yüklenen silahlı terör örgütü üyesi olma suçunun sabit olmadığı kabul edilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık … ve sanıklar müdafileri ile Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraat ve mahkumiyete dair hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık … hakkında 15.08.2004 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
Sanığa yüklenen 2911 sayılı Kanunun 28. maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanığın lehine olduğu anlaşılan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen olağanüstü zamanaşımının suç ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, CMUK’nın 322. maddesine istinaden sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,
3- Sanık … hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme (2 kez), 04.09.2005-01.06.2005-25.11.2007 tarihli propaganda, 01.06.2005-04.09.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet ve 13.09.2006 tarihli başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan,
sanık … hakkında 04.09.2005-01.06.2005 tarihli propaganda suçundan, sanık … hakkında 14.08.2005 tarihli propaganda ve 04.09.2005-14.08.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan, sanık … hakkında 04.09.2005-15.09.2006 tarihli propaganda ve 04.09.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan,sanık … hakkında propaganda suçundan kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;
a- … hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme yönünden;
Cumhuriyet savcısı, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 85. maddesiyle TCK’nın 220/6. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
b- Sanık … hakkında 04.09.2005 tarihli propaganda suçu yönünden;
Kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması şeklinde işlenen silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçu için gereken saik de nazara alındığında 3713 sayılı Kanunun 7. maddesinin 2. fıkrasına 6459 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle örgüt propagandası ile oluşacak tehlikeyi somutlaştırmak amacıyla getirilen unsurun, aynı fıkranın (a) bendinde düzenlenen suç için öngörülmediği ve 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklaması yöntemi olarak kabul edilemeyecek olan 3713 sayılı Kanunun 7/2-a maddesine uygun “terör örgütünün propagandasına dönüştürülen gösteri yürüyüşünde, kimliğin gizlenmesi amacıyla yüzün kapatılması” eyleminden açılan davaya ilişkin dosyanın 6352 sayılı Kanunun geçici 2/1. maddesi uyarınca hükmü veren mahkemeye gönderilmeyip incelenmesi gerektiği anlaşılmakla,
Sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 105/2-b maddesiyle 3713 sayılı Kanunun 13. maddesinin yürürlükten kaldırılmış olması nedeniyle; sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininin gerekmesi,
c- Sanık … hakkında 13.09.2006 tarihli başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçu yönünden;
13.09.2006 tarihinde örgüt üyeliği suçundan yakalanıp gözaltına alınan sanığın, hakkında anılan suçtan soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kendisini gerçek kişi olan … olarak tanıtması ve yapılan üst aramasında kendi fotoğrafını yapıştırdığı kardeşine ait kimliğin ele geçmesi şeklindeki eyleminin kararın 1. bendinde mahkumiyet hükmü onanan sahtecilik suçu yanında ayrıca TCK’nın 268/1. maddesi yollamasıyla 267/1. maddesinde düzenlenen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu da oluşturacağı ve bu suçtan ayrıca mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
d- Sanık … hakkında 01.06.2005-25.11.2007 tarihli propaganda ve 01.06.2005-04.09.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet, sanık … hakkında 04.09.2005-01.06.2005 tarihli propaganda, sanık … hakkında 14.08.2005 tarihli propaganda ve 04.09.2005-14.08.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet, sanık … hakkında 04.09.2005-15.09.2006 tarihli propaganda ve 04.09.2005 tarihli 2911 sayılı Kanuna muhalefet, sanık … hakkında propaganda suçu yönünden kurulan hükümlere gelince;
Sanıklara yüklenen suçların tarihleri, işlenme yöntemleri ve temel şekilleri itibariyle gerektirdiği cezaların sürelerine göre; hükümden sonra yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı ve anılan maddenin birinci fıkrasının “b” bendinde yer alan “kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir” şeklindeki düzenleme karşısında; sanıkların hukuki durumlarının yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı, sanık … ile sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.