Yargıtay Kararı 9. Ceza Dairesi 2009/20634 E. 2010/3774 K. 01.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 9. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/20634
KARAR NO : 2010/3774
KARAR TARİHİ : 01.04.2010

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi

Hükmedilen cezaların süresi itibariyle koşulları oluşmadığından sanıklar …, …, …, …, … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin CMUK’nın 318. maddesi gereğince reddine, sanık … müdafiinin usulüne uygun tebligata rağmen duruşmaya gelmediği ve geçerli bir mazeret de bildirmediği anlaşıldığından sanık … hakkında duruşmalı, diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü:
Sanıklar … ve … hakkında patlayıcı madde bulundurmak suçundan tayin edilen gün karşılığı adli para cezasının, miktar olarak adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan yasa ve maddesinin gösterilmemesi mahallinde ilavesi mümkün bir eksiklik olarak kabul edilmiş, sanık … hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan tayin edilen cezanın, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5532 sayılı Kanunla değişik 3713 sayılı Kanunun 4/a maddesi hükmü karşısında aynı Kanunun 5. maddesine göre arttırılması gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanık … yönünden hükmün kurulduğu oturumda konuşan tarafın hazır bulunan sanık olduğu, sanık müdafiinin savunmasından sonra da sanığa diyecekleri sorulduğu ve CMK’nın 216. Maddesine aykırı davranılmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bu hususa yönelen bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1- Sanık … hakkında Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, patlayıcı madde bulundurma, resmi belgede sahtecilik; sanık … hakkında Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, patlayıcı madde
bulundurma; sanık … hakkında silahlı terör örgütü üyesi olma, sanıklar …, …, …, …, …, … ve … hakkında silahlı örgüte yardım suçundan kurulan hükümlere yönelik incelemede;
Yapılan yargılama sonunda, toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar … ve …’in üyesi bulundukları silahlı terör örgütünün, Devletin birliğini bozma ve ülke topraklarından bir kısmını Devlet idaresinden ayırma amacına yönelik olarak vahamet arz eden olayları gerçekleştirdiği, sanıkların sübutu kabul olunan eyleminin amaç suçun işlenmesi doğrultusundaki örgütsel bağlılık ile ülke genelindeki organik bütünlüğüne göre, amacı gerçekleştirme tehlikesi yaratabilecek nitelikte olduğu belirlenip, kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun vasfı tayin edilmiş, sanık …’ın anılan örgütün üyesi olduğu, sanıklar …, …, …, …, …, … ve …’ın örgüte yardım ettikleri kabul edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçeleri ile duruşmalı inceleme sırasında sanık … müdafiinin ileri sürdüğü yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, kısmen re’sen de temyize tabi olan hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar …, … ve … hakkında kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Sanıklar … ve …’in, Fevzi ve …’in kızları olup aynı evde beraber yaşadıkları, anne ve babalarının bilgileri dahilinde aynı evde barınan … ile birlikte gezip dolaşmaktan ibaret eylemlerinde yüklenen örgüte yardım suçunun kanuni unsurlarının bulunmadığı, sanık …’in …’ın terör örgütünün üyesi olduğunu bilerek evinde barındırdığına dair yeterli delil elde edilemediği gözetilmeden sanıkların beraatleri yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;
5271 sayılı CMK’nın 250. maddesinde sayılan suçlara bakmak üzere kurulan mahkemenin, anılan Kanunun 252/1-g maddesindeki istisna hükmü de nazara alındığında; örgüt faaliyetleri ile ilgisi olmayan yasak silah bulundurma eylemi nedeniyle 6136 sayılı Kanuna aykırılıktan açılan davaya bakmasına yasal olanak bulunmadığından bu suçtan görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 01.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM ŞERHİ:
01.04.2010 günü verilen iş bu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı …’in huzurunda, sanık …’in savunmasını yapmış bulunan Av. …’nin yokluğunda 07.04.2010 gününde usulen ve açık olarak tefhim olundu