Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2023/765 E. 2023/5974 K. 08.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/765
KARAR NO : 2023/5974
KARAR TARİHİ : 08.11.2023

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/299 E., 2022/196 K.



KARAR : Davanın Reddi

Taraflar arasındaki 3402 … Kadastro Kanunu’nun (3402 … Kanun) 41 inci Maddesi Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin İptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 16 ıncı Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı dahili davacı … ve davacı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1.Kadastro Müdürlüğü’nce 3402 … Kanun’un 41 inci maddesi uyarınca …,…’ın talebi üzerine yapılan düzeltme işlemi sırasında … ili … Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda … ve … adına kayıtlı olan 344 ada 2 parsel … 12.527,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 12.399,00 metrekare yüzölçümlü; tapuda … adına kayıtlı olan 344 ada 16 parsel … 4.219,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 4.161,21 metrekare yüzölçümlü ve tapuda …,… adına kayıtlı olan … parsel … 5.977,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, 5.830,83 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir.

2.Davacı … dava dilekçesinde; maliki olduğunu belirttiği 344 ada 2 ve 16 parsel … taşınmazlara davalılardan … tarafından müdahale edilmesi üzerine tespit ve ihtiyati tedbir kararı alındığını, bu kararın infazından sonra davalı tarafından Kadastro Müdürlüğüne başvuru yapılmak sureti ile 3402 … Kanun’un 41 inci maddesi uyarınca düzeltme yaptırıldığını, buna karşın taşınmazların sınırlarının belirli olup, mülkiyet değişikliği yapılacak şekilde düzeltme yapılmasının mümkün bulunmadığını ileri sürerek düzeltme işleminin iptalini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; düzeltme işleminin usul ve kanuna uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 28.04.2011 tarih ve 2009/803 Esas, 2011/588 Karar … kararı ile; “…tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu 344 ada 2 ve 16 parsel … taşınmazlar ile 344 ada 17 parsel … taşınmazın ara sınırına ilişkin olarak yapılan düzeltme işleminin usul ve kanun hükümlerine uygun olduğu…” gerekçesi ile davanın, davalı … yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan, diğer davalılar yönünden ise esastan reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 14 üncü Hukuk Dairesinin 30.12.2011 tarihli ve 2011/12797 Esas, 2011/16443 Karar … kararıyla; “…sınırlandırma hatalarının düzeltilmesi taşınmazların mülkiyet durumunu etkileyeceğinden yönetmelik hükümlerinde ayrıntılı olarak düzenlenip, sıkı kurallara bağlandığı, buna göre sadece yerel bilirkişilerin anlatımının yeterli görülmeyip, tespite dayanak plan ve haritalardan başka varsa tespit tarihinden önce üretilmiş fotogrametrik harita ve hava fotoğraflarının uygulanması gerektiği halde İlk Derece Mahkemesince dayanak belgeler araştırılmadığı gibi hava fotoğrafları ve varsa fotogrametrik haritaların uygulanmadığı, ayrıca ağaçların kadastro tespiti sırasında varlığı hususundaki iddianın ziraat mühendisi bilirkişi aracılığıyla ağaçların yaşları tespit edilerek saptanmadığı, diğer yandan ağaçların mülkiyeti konusundaki çekişmenin de giderilmediği…” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 11.02.2016 tarih ve 2012/209 Esas, 2016/122 Karar … kararı ile; “…teknik bilirkişi raporuna göre, 1972 tarihli hava fotoğrafının incelenmesinde hali hazırda zeminde bulunan zeytin ağaçlarının hava fotoğrafının çekim tarihinde de mevcut olduğu ve bu ağaçların 344 ada 2 ve 16 parsel … taşınmazlar ile 344 ada 17 parsel arasında sınır teşkil ettiği, dolayısı ile düzeltme işleminin yönetmeliğe uygun olduğu…” gerekçesi ile davanın reddine, taşınmaz içinde bulunan 13 adet 80-100 yaşındaki zeytin ağacının düzeltme sonucunda oluşan duruma göre 344 ada 17 parsel içinde bulunduğunun ve maliklerine ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı … temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 16 ıncı Hukuk Dairesinin 28.10.2020 tarihli ve 2016/15294 Esas, 2020/4919 Karar … kararıyla; “…davacı …’un düzeltme işlemi nedeniyle yüzölçümünde azalma meydana geldiğini belirttiği 344 ada 2 parsel … taşınmazda tam paylı malik olmadığı, taşınmazın müşterek mülkiyete tabi olduğu ve davacı dışında paydaşın bulunduğu ancak diğer paydaşın davada taraf olmadığının anlaşıldığı, davanın niteliği itibariyle de yargılama sonucunda verilecek hükmün tüm paydaşların hukukunu etkileyecek nitelikte olması nedeniyle, tüm paydaşların davada yer almalarının zorunlu olduğu açıklanarak davacıya, paydaşı bulunduğu 344 ada 2 parsel … taşınmazın kendisi dışındaki diğer tapu malikinin (paydaşın) yöntemince davaya katılımını sağlamak üzere süre ve imkan verilmesi, bu şekilde aktif dava ehliyetindeki eksikliğin giderilmesi halinde işin esasına girilerek, iddia ve savunma çerçevesinde toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle bir hüküm kurulması…” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D.İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; “…teknik bilirkişi raporuna göre, 1972 tarihli hava fotoğrafının incelenmesinde hali hazırda zeminde bulunan zeytin ağaçlarının hava fotoğrafının çekim tarihinde de mevcut olduğu ve bu ağaçların 344 ada 2 ve 16 parsel … taşınmazlar ile 344 ada 17 parsel arasında sınır teşkil ettiği, düzeltme sonucu oluşan sınırın hava fotoğrafı ve fotogrametrik paftadaki sınır ile örtüştüğü, dolayısı ile düzeltme işleminin yönetmeliğe uygun olduğu…” gerekçesi ile davanın reddine, taşınmaz içinde bulunan 13 adet 80-100 yaşındaki zeytin ağacının düzeltme sonucunda oluşan duruma göre 344 ada 17 parsel içinde bulunduğunun ve maliklerine ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı … vekili ile dahili davacı … temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı … vekili temyiz başvuru dilekçesinde, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, düzeltme sonucu oluşturulan sınırın gerçek hak durumuna uygun bulunmadığını, mülkiyet değişikliğine neden olacak şekilde düzeltme yapıldığını, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucunda karar verildiğini, hükme esas bilirkişi raporlarının yetersiz olup, hüküm kurmaya elverişli bulunmadığını ileri sürerek ve resen dikkate alınacak sebeplerle hükmün bozulmasını istemiştir.

2.Dahili davacı … temyiz başvuru dilekçesinde, kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, dayanılan mahkeme kararı ve dinletilen tanıkların beyanlarının dikkate alınmadığını, mülkiyet değişikliğine neden olacak şekilde düzeltme yapıldığını ileri sürerek ve resen dikkate alınacak sebeplerle hükmün bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çekişmeli taşınmazlarda 3402 … Kanun’un 41 inci maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin usul ve kanuna uygun olarak yapılıp yapılmadığı ve bu kapsamda düzeltme işleminin iptalinin gerekip gerekmediğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 … Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 … Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 … Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 … Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 3402 … Kanun’un 41 inci maddesi.

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozmaya uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 … Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 … Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı … vekili ile dahili davacı …’un temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 189,15 TL’nin temyiz edenden alınmasına,

6100 … Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla 1086 … Kanun’un 440/III- 2 inci maddesinin gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.