Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2023/2534 E. 2023/4888 K. 03.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2534
KARAR NO : 2023/4888
KARAR TARİHİ : 03.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1909 E., 2023/69 K.
KARAR : Kabul (İdm) – Bam direnme

Taraflar arasındaki dava konusu taşınmazın 6831 … Orman Kanunu’nun (6831 … Kanun) 2/B maddesi ile ormandan çıkartılan yer olduğu hususunun tapuya şerh verilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ve davacı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 19.04.2018 tarihli ve 2017/663 Esas, 2018/192 Karar ilamı ile “İlk Derece Mahkemesince keşfen belirlenen değer üzerinden harçlar kanununca işlem yapılması gerektiği” belirtilmek suretiyle kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine dava dosyası gönderilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince; davacının davasının kabulü ile … İli … İlçesi … Mahallesi 1475 parsel (yeni kadastro ile … Mahallesi 28125 ada 142 parsel) … taşınmazın Orman Kanunu’nun 2B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer olduğunun tapuya şerh verilmesine karar verilmiş, davalı Hazine vekili tarafından esasa yönelik ve davacı vekili tarafından katılma yoluyla vekalet ücretine yönelik olarak istinaf yoluna başvurulması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüyle, … 9.Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.07.2018 tarihli ve 2018/279 Esas, 2018/298 Karar … hükmünün HMK’nin 353/(1)-b.2 gereğince kaldırılmasına, davanın kabulüne, dava konusu … İli … İlçesi eski … Köyü 1475 parsel yeni … Mahallesi 28125 ada 142 parsel … taşınmazın tapu kaydına “6831 … Kanun’un 2/B maddesi uyarınca Hazine adına Orman sınırları dışına çıkartılan yerdir” şerhinin yazılmasına davacının İlk Derece Mahkemesindeki yargılamasında kendisini vekil ile temsil ettirmesi nedeniyle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 26.216,92TL nispi vekalet ücretinin davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin 14.06.2022 tarihli ve 2021/3853 Esas, 2022/5753 karar … kararı ile; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Dairemiz bozma kararına Bölge Adliye Mahkemesince direnilmesi ve bozmanın vekalet ücretine ilişkin ikinci bölümü yönünden bozma ilamına uyulması yönünde hüküm kurulması üzerine ve karar davalı Hazine ve davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 6100 … Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun (6100 … Kanun) 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede;
Dairemizin 14.06.2022 tarihli ve 2021/3853 Esas, 2022/5753 Karar … bozma kararında da belirtildiği gibi; çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede ilk orman kadastrosunun 3116 … Orman Kanunu hükümlerine göre yapılıp 1942 yılında kesinleştiği ve çekişmeli taşınmazların orman sınırları içinde kaldığı, Vakıflar İdaresinin … Vakfına ait tapu kaydına dayanarak 1942 tahdidine itiraz etmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanlığının hakem sıfatıyla verdiği 19.12.1947 tarihli ve 208 … iptal kararının sadece vakfın tapulu taşınmazları kapsamında kalan yere ilişkin olduğu, bu itibarla Vakıf tapusu kapsamı dışında kalan taşınmazlar yönünden tahdidin kesinleştiği ve geçerliliğini sürdürdüğü, 1952 yılında makiye tefrik çalışmalarının yapıldığı, makiye tefrik işleminin bir tespit niteliğinde olup orman sınırları dışına çıkarma işlemi olmadığı, bu hususa 30.04.2010 tarihli ve 2004/1 Esas, 2010/1 Karar … İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararında da işaret edildiği, 1976 yılında orman kadastro komisyonunca “Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanlığının 19.12.1947 tarihli ve 208 nolu hakem kararı gereğince eski tahdit hattı iptal edilen Devlet ormanının tekrar kadastrosu yapılmak üzere” nitelendirilmesiyle 03.06.1976 tarihli işe başlama tutanağı ile orman kadastrosuna başlanıldığı, bu çalışma kapsamında 1942 yılında yapılan orman tahdidinin tamamen iptal edilmiş olduğu kabul edilerek, önce çekişmeli taşınmazın da kısmen orman olarak sınırlandırıldığı, daha sonra 14.07.1976 tarihinde II nolu parsel sahası olarak 1744 … 6831 … Kanunun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanuna 3 Ek Madde ile Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun’un (1744 … Kanun) 2 nci maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, tahdit ve 2 nci madde uygulamasının 15.07.1976 tarihinde ilan edildiği, bu çalışmaya süresi içinde itiraz edilmesi üzerine komisyonca 09.11.1976 tarihli itirazları inceleme tutanağında belirtildiği üzere “II nolu parselin 6831 … Kanun’un 1 inci maddesinin istisna fıkraları hükmüne giren yerlerden olduğu tespit edildiğinden, 2 nolu parsel ile içerisinde mevcut itirazlı sahanın 6831 … Kanun’un orman saymadığı yerlerden olarak orman sınırları dışında bırakılmasına ve ekip tarafından yapılan işlemin bu şekilde düzeltilmesine” karar verilmek suretiyle orman sınırları dışında orman sayılmayan yerde bırakıldığı, söz konusu itiraz komisyon tutanağının 09.12.1976 tarihinde ilan edildiği, daha sonra 1989 yılında yapılan orman kadastrosu ve 2/B çalışmalarına konu edilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Tüm bu açıklamalar ışığında 1942 yılında yapılan orman tahdidinin, sadece Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanının hakem sıfatıyla verdiği 19.12.1947 tarihli ve 208 … kararla Vakıflar İdaresinin dayandığı … Vakfına ait tapulu taşınmazlar yönünden iptal edildiği, vakıf tapusu kapsamı dışında kalan orman tahdidinin halen geçerliliğini sürdürdüğü, taşınmazların orman olarak sınırlandırılmasına ilişkin 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun, 7 numaralı orman kadastro komisyonunca yok sayılıp, 1976 yılında yeniden yapılan orman kadastrosunda çekişmeli parsellerin önce orman sınırları içinde kabul edilip 2 nci madde gereği Hazine adına orman sınırı dışında bırakılması, yapılan itirazlar üzerine bu sefer orman sınırları dışında (ziraat alanında) bırakılması işleminin hiçbir yasal dayanağı olmayıp, 1942 yılından beri orman sınırları içinde olan bir taşınmazın 6831 … Kanun’un 2 nci veya 2/B maddesi gereği orman sınırları dışına çıkarılmasının ancak idarece usulüne uygun şekilde yapılacak işlemle mümkün olduğu, idarenin yaptığı bir tasarruf olmadan mahkemelerin orman sınırı içinde kalan bir taşınmazı orman sınırı dışına çıkarmasının mümkün olmadığı, somut olayda her ne kadar 1976 yılında 7 numaralı orman kadastro komisyonu taşınmazları Hazine adına orman sınırı dışına çıkarmışsa da işleme itiraz olması üzerine aynı komisyonun bu işlemi iptal ettiği sonra da taşınmazları orman sınırı dışında bıraktığı, dolayısı ile çekişmeli taşınmaz bakımından ayakta olan 2 nci madde çalışmasından sözedilemeyeceği, kesinleşen orman tahdidi içinde kalan bir taşınmazın orman sınırı dışında yani ziraat alanında bırakılmasının ise kanuni bir dayanağının olmadığı, dolayısı ile 7 numaralı komisyon tarafından yapılan hiçbir işleme değer verilemeyeceği ve çekişmeli taşınmazların halen 1942 yılında kesinleşen orman sınırları içinde olduğunun kabul edilmesi gerektiği, çekişmeli taşınmazın hükmen tesciline ilişkin mahkeme kararının hüküm fıkrasında belirtilmeyen, ancak gerekçe kısmında yer verilen taşınmazların 2 nci madde ya da 2/B alanında olduğu yönündeki belirlemenin kesin hüküm olarak değerlendirilmesinin de hukuken mümkün bulunmadığı anlaşıldığından, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeple;
Dosyanın YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNA GÖNDERİLMESİNE,
03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.