Yargıtay Kararı 8. Hukuk Dairesi 2023/1772 E. 2023/2583 K. 27.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1772
KARAR NO : 2023/2583
KARAR TARİHİ : 27.04.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf talebinin ayrı ayrı esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bingöl 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davaların aktif husumet yokluğundan ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

Kararın asıl dava davalısı … vekili ve birleşen dava davalısı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleşen dava davalısı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davanın konusu; Bingöl ili, … ilçesi, … mahallesi 550 ada 71 parsel 753,70 m2 arsa vasfıyla 07.03.2019 tarihinde kadastro yoluyla tam hisse ile Hazine adına kayıtlı taşınmaza ilişkindir. Taşınmazın beyanlar hanesinde 6831 sayılı Orman Kanunu’nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca Hazine adına ırman sınırları dışına çıkarıldığı ve bu parselin 2005 yılından beri Ahmet Muhtar oğlu … kullanımında olduğu şerhleri bulunmakatadır.

2. Asıl davada davacı site yönetimi vekili dava dilekçesinde; dava konusu davalı adına tespit gören 550 ada 71 parselin üç blok halinde yerleşkesi olan ve etrafı siteye ait duvar ile çevrili site bahçesi içerisinde kaldığını, bu nedenle Hazine adına tespiti ile sitede ikamet eden tek bir kişinin kullanımına sunulmasının hatalı olduğunu, bu yerin 2009 yılından beri site içerisinde kaldığını ve site ortak kullanımında olan yer olduğunu, bu nedenle davalı … olan kadastro tespitinin iptali ile asıl hak sahipleri olan site sakinleri için site adına tespitinin yapılarak tescilini istemiştir.

3. Birleşen davada davacı site yönetimi vekili dava dilekçesinde; asıl dava dilekçesini tekrarla yapılan kadastro tespitinin iptali ile dava konusu taşınmazın asıl hak sahipleri olan site sakinleri için site yönetimi adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP
1. Asıl dava davalısı … vekili; Hazinenin maliki olduğu taşınmaz için davalıya dava açıldığını, husumet itirazları bulunduğunu, sitenin bulunduğu taşınmaz ile dava konusu taşınmazın komşu olup, iki taşınmazın da davalının murisine ait olduğunu, murisin tapusunu arsa karşılığı inşaat sözleşmesi ile bir müteahhide verdiğini, böylece davacı sitenin oluştuğunu, taşınmazın zilyetliğinin önceden muris Ahmet Muhtar Dursun’da iken sonrasında davalıya geçtiğini, davacı adına tescilin ise mümkün olmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.

2. Birleşen dava davalısı Hazine vekili cevap dilekçesinde; İdare yönünden husumet itirazları olduğunu açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile site yönetiminin kat malikleri adına mülkiyetin nakli iddiasıyla açılan davalarda onları temsil yetkisi bulunmadığından mülkiyet aktarımına ilişkin istemde bulunamayacağı, site yönetiminin ancak ana gayrimenkulün korunması ve bakımı için kat maliklerinin yararına olan hususlarda onlar adına gerekli tedbirlerin alınması hususunda yetki sahibi olduğu gerekçesiyle asıl davanın ve birleşen davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile ayrı ayrı usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı asıl dava davalısı vekili ve birleşen dava davalısı Hazine vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Asıl dava davalısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 3.400 TL olarak vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken eksik hükmedildiğini açıklayarak, resen dikkate alınacak nedenlerde gözetilerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Birleşen dava davalısı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; vekalet ücretinin az takdir edildiğini açıklayarak, resen dikkate alınacak nedenlerle de kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile karar tarihinde yürürlükte bulunan 2020 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/(2) nci maddesinin “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.” şeklinde düzenlendiği, buna göre, davanın husumetten reddi durumunda, maktu vekâlet ücretini geçmemek üzere nisbi tarifeye göre vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği (Yargıtay 4. HD, 16.02.2015, E. 2014/15302, K. 2015/1509; 16.02.2015, E. 2014/15297, K. 2015/1508 tarihli ve sayılı kararları) istinafa gelenin sıfatına ve istinaf sebebine göre sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; asıl ve birleşen dosya davalıları lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7(2) nci maddesi uyarınca asıl ve birleşen davalardaki dava değeri (1.000,00 TL) üzerinden tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları (maktu vekâlet ücretini) geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı oran (nispî tarife) üzerinden ayrı ayrı vekâlet ücretine [1.000,00 TLx15/100 =150,00’şer TL] hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosya davalılarının vekillerinin İlk Derece Mahkemesinin kararına yönelik istinaf başvurularının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, birleşen dava davalısı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Birleşen dava davalısı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini açıklayarak, istinaf dilekçesini tekrar ile kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup birleşen dava davalısı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.