YARGITAY KARARI
DAİRE : 8. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5333
KARAR NO : 2023/3306
KARAR TARİHİ : 29.05.2023
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Muğla Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki uygulama kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Uygulama kadastrosu sırasında, … ili, … ilçesi, … Mahallesi çalışma alanında, eski 3759 parsel numaralı, 14.978,00 m² yüzölçümlü taşınmaz, yeni 288 ada 2 parsel numaralı ve 14.271,54 m² yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir.
2 Davacı … vekili dava dilekçesinde; … ili, … ilçesi, … Mahallesinde bulunan eski 3713 parsel sayılı taşınmazın davacı ve dava dışı amcası arasında ifraz edildiğini, ifraz sonucunda eski 3759 parsel numarası ile 14.978 m² kısmın davacı adına tapulandığını, yörede yapılan 22/2-a çalışmasında müvekkilinin taşınmazının yeni 288 ada 2 parsel numarası ile 14.271,54 m² olarak ölçüldüğünü, davalıya ait 288 ada 3 parselin fazla ölçüldüğünü, müvekkiline ait taşınmaza 532,70 m² tecavüz edilmiş olduğunu ve yenileme çalışmasında bu durumun dikkate alınmadığını ileri sürerek, çekişmeli 288 ada 3 parselin gerçek yüzölçümünün tespiti ve tapu kaydının iptaline, müvekkilinin taşınmazının eski 14.978m² olarak tapuya kayıt ve tescili istemiyle dava açmıştır.
II. CEVAP
Davalı, savunmasında davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 22/2-a maddesine göre yapılan çalışmada hata bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadastro çalışmasında yapılan ölçümün yanlış yapıldığı, yenileme çalışmasında aradaki çitin dikkate alınarak ölçüm yapılması sonucunda müvekkilinin taşınmazının 14.271,54m² olarak ölçüldüğü, bilirkişilerce de Yargıtay kararlarına aykırı biçimde rapor verildiği gerekçeleriyle istinaf etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu olan 288 ada 2 ve 3 nolu parsellerin eski 3713 nolu parselin ifrazından geldiği, ifraz işleminin cepheler esas alınarak yapıldığı, Ek-4 nolu krokide gösterilen cephe uzunluklarının taraflarınca yapılan ölçüm ve 22/2-a uygulaması sırasında alınan sınır ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, 1957 yılında ilk tesis kadastrosu sonucunda üretilen paftanın (Ek-3 kroki) deforme olması, söz konusu parsellerin paftanın tam köşesinde bulunması, 1/5000 ölçeğinde ve grafik yöntemle üretilmiş olması; ilk tesis kadastrosu sırasında kullanılan ölçü tekniği ve alan hesaplama yönteminin teknik yönden yetersiz olmasından dolayı söz konusu yüzölçüm farklılığının oluştuğu, ifraz işlemiyle oluşan 288 ada 2 ve 3 (eski 3759-3760) nolu parsellerin cephelerinin zemindeki durumla uyumlu olduğu, 22/2-a uygulamasında yapılan sınırlandırmanın 3402 sayılı Kanun’un 22/2-a maddesi, Yönetmelik ve Genelge hükümlerine uygun olduğundan, davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen belirlenecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın uygulama kadastrosunun usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 Sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 3402 sayılı Kanun’un 22/2-a maddesi.
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekili temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 99,20 TL’nin temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.